Meydana gelen deprem sonrasında aralıksız devam eden enkaz kaldırma çalışmaları il genelinde sürüyor.
Ancak yıkım firmalarının şartnameye uygun olarak çalışmamaları vatandaşları çileden çıkarmaya devam ediyor. Yıkım firmalarının özellikle yıkım esnasında su sıkmaması tepkilere yol açıyor. Asrın felaketinin ardından halk sağlığını tehdit eden asbeste tekrardan dikkat çeken vatandaşlar “Asbest solumak istemiyoruz” diyerek tepki gösterdiler. Hatay’daki hava kirliliğinin limit değerlerinin üç katı üzerinde olduğunu açıklaması üzerinden aylar geçti ama tartışması bitmedi. Yıkımın en çok yaşandığı iki ilçe Antakya ve Defne’de asbest tedirginliği her geçen gün artıyor. Bununla beraber ise tartışmalarda alevleniyor.
VATANDAŞLAR ÇÖZÜM İSTİYOR
Vatandaşlar sitem dolu sözler ile “Aylar geçi hala toz bulutları içiresinde zehir soluyoruz. Endişemiz her geçen gün katbekat artıyor. Sonuç ise bizim bu çığlıklarımızı duyan yok. Depremde çığlımızı duymadıkları gibi şimdi de görünmez katilimiz asbesti görmezden geliyorlar. Bunun acısını yıllar içerisinde göreceğiz. Yıkım sonrası oluşan toz bulutları içinde asbest madde olduğu daha önce birçok bilim insanı tarafından açıklanmıştı. Asbest maddenin kanser yaptığı biliniyor. Depremden ölmedik ama daha sonrasında yapılan ihmalkarlık yüzünden öleceğiz. Hatay’da bildiğiniz zehir soluyoruz. Bu durumda kontrolsüz yıkımların sonucudur. Bizleri şimdilik belki etkilemeyecek ama ilerleyen süreçte ciddi hastalıkların başlamasına neden olacak. İlgi birimler, yetkililer söz hakkı ve yetki hakkı kimde ise bu duruma derhal çözüm getirmeli” ifadelerini kullandılar.
ÖNLEM ALINMAMASI KÖTÜ SONUÇLAR DOĞURACAK
Depremin üzerinden 10 ay geçtiğini hatırlatan uzmanlar depremin izlerinin ve yarattığı tahribatın yıllarca devam edeceğine dikkat çektiler. Özelikle enkaz kaldırma çalışmaları esnasında atık yönetiminde yapılan yanlış uygulamalar nedeniyle bölge halkının ilerleyen yıllarda çok ciddi halk sağlığı sorunları ile karşılaşılacağına da vurgu yaptılar. Konuyla ilgili görüşlerini aktaran Uzmanlar, “Asbest lifinin yapısına ve bireysel faktörlere bağlı olarak akciğer dokusunda birikir. Kısa süreli asbest maruziyetine bağlı hastalık bildirilmiş ise de asbeste bağlı hastalıkların ortaya çıkması genellikle uzun yıllar alır. Bu süre, maruz kaldıktan sonra 10 ile 50 arasında değişir. Asbestle ilişkili hastalık riski, ömür boyu solunan asbest liflerinin sayısı ile orantılı olarak artar. Asbeste bağlı hastalıklar; akciğer zarında sıvı birikmesi, akciğeri saran zarın kalınlaşması ve kireçlenmesi, akciğer dokusu içerisinde asbest liflerinin birikmesi (asbestozis), akciğerleri ve karın boşluğunu saran zarın kanseri (mezotelyoma) ve akciğer kanseridir. Asbest tek başına akciğer kanseri gelişimi için 5 kat risk oluşturmakta iken, sigaranın tek başına oluşturduğu risk 10 kattır. Deprem bölgesinde tespit edilen asbestin sonuçları ise 10 ile 15 yıl içerisinde gözle görülür hale gelecek. Bu sonuçlara rağmen bir önlem alınmaması ise çok kötü sonuçlar doğuracağının habercisidir” dediler.
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN