Depremin üzerinden 17 aydan fazla bir süre geçti. Geçen sürede Hatay’ da enkaz kaldırma, yıkım çalışmaları ve moloz dökümü devam ediyor.
Bu arada enkazın arasında bolca bulunduğu bilinen Asbest ve benzeri kimyasalların halk sağlığını nasıl etkileyeceği ve yaşam alanlarında nasıl bir tahribat yaratacağı ile ilgili çok sayıda uzman uyarıda bulundu. Onların başında ise Çevre Mühendisleri Odası başta olmak üzere birçok bilirkişi asbest tehlikesine dikkat çekiyor. Son olarak Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Tıbbi görüntüleme merkezinde görevli Prof. Dr. Güner Sönmez de Hatay’daki enkaz kaldırma çalışması ve yerinde ayrıştırmanın insan sağlığına büyük zararı olduğunu açıkladı. Prof. Dr. Sönmez, “Defalarca uyardık. Asbestin solunması akciğerleri mahveder. Akciğer kanserine ve akciğeri saran zarın kanserine neden olur (Mezetelyum). Yıllar sonra etkisi çıkar. Hatay’da alınan 45 numuneden 16’sında asbest çıkmış” dedi.
HAFRİYAT KONTROLLÜ BÖLGELERE DÖKÜLMELİ
Radyoloji uzmanı Prof. Dr. Güner Sönmez’in Hatay’da asbest gerçeğiyle ilgili açıklaması şöyle: “Deprem bölgesinde yıkılan eski binaların bir kısmında kanser dahil sağlık sorunlarına yol açabilecek ASBEST var. Hafriyatın döküleceği yer konusunda planlama yapılmalı, Uzman görüşleri dikkate alınmalı. Yeraltı suları ve toprağı kirletmeyecek tedbirler alınmalı. Arama-kurtarma ekipleri özel maskeler kullanmalı. Çadırlar, enkazın uzağında oluşturulmalı. Hafriyat kontrollü bölgelere dökülmeli”
VEKİL KARA’NIN SORUSU YANITSIZ KALDI
Geçtiğimiz günlerde konuyla ilgili açıklama yapan CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, “Çernobil ve Karadeniz bölgesinde yarattığı etki arasındaki bağlantıyı kurabilenler, benzer bir riskin önlem alınmazsa Hatay için de geçerli olduğundan şüphe duymamalı. Hatay hem halk sağlığı hem de akıl sağlığı açısından belki de şu an en riskli kent durumunda. Bir kent halkı, azala azala, tükene tükene Atatürk’ün “şahsi meselesine” sahip çıkmak için direniyor. Peki bu durum ne kadar sürdürülebilir? Bu fedakârlığın bedeli bu sahipsizlik mi olmalı? Hatay’ın sesini duyan var mı?” sorularını yöneltmiş ve yine cevapsız kalmıştı.
HATAYLI VATANDAŞLAR ÖNLEM ALINMASINI BEKLİYOR
Hataylılar sitem dolu sözler ile “Depremden ölmedik ama daha sonrasında yapılan ihmalkarlık yüzünden öleceğiz. Hatay’da bildiğiniz zehir soluyoruz. Bu durumda kontrolsüz yıkımların sonucudur. Bizleri şimdilik belki etkilemeyecek ama ilerleyen süreçte ciddi hastalıkların başlamasına neden olacak. Bir değil iki değil çok sayıda araştırma yapıldı, uzman açıklama yaptı. Hala bir çalışma yok. Daha ne bekleniyor önlem almak için anlamıyoruz. Bu açıklamaları yapan veya rapor hazırlayan kişiler işin uzmanları neden onlara kulak asmıyoruz. Depremden önce uzmanlar bas bas bağırdı Hatay’da deprem olursa ayakta bina kalmaz diye. Şimdi olduğu gibi kimse dinlemedi. Sonucunu gördük. Şimdide uzmanalar Asbest için bas bas bağırıyor, raporlar hazırlıyor ama yine dinleyen ya da ciddiye alan yok. Bilindiği gibi yıkıma devam ediliyor. İlgi birimler, yetkililer söz hakkı ve yetki hakkı kimde ise bu duruma derhal çözüm getirmeli. Depremin ilk günü terkedildik, en azından şimdi yanımızda olun. Kalanlar en azından yaşamlarını insani şartlarda sürdürsün” siteminde bulundular.
Haber: Ahmet YETİŞEN
ABDULVAHİT GÜRASLAN