LGS ve YKS dönemi yaklaştıkça çocuklarda ve genç erişkinlerde sınav kaygısı artıyor. Stres yönetiminde biz yetişkinler bile zorlanırken, çocuklar için hayatlarının ilerleyen dönemlerini etkileyecek olan bu ilk adımların atılmasında durum çok daha karmaşık olabiliyor. Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir bu dönemi hasarsız atlatmanın yollarını aktarıyor.
Anksiyete artışı bizim karşımıza sıklıkla ‘bruksizm’ yani ‘diş sıkma’ alışkanlığı ile çıkıyor” açıklamasında bulunan Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir sözlerine şöyle devam etti: “Şiddetli baş ağrıları, kulak ağrısı veya çiğneme sırasında rahatsızlık gibi şikayetlerle de kendini belli edebileceği gibi, dişlerde çatlak veya kırılmalara, çene ekleminde ciddi hasarlara da sebebiyet verebiliyor. Bruksizm, hastalarımızın çoğu zaman farkında olmadan, normal fonksiyonlar dışında çalıştırdıkları çene ve çiğneme kaslarının, çene eklemine yaptırdığı kuvvetli hareketler sonucu oluşur. Uyku sırasında oluşabileceği gibi, gün içinde de tekrarlayabilir. Bazı hastalarımızda diş sıkmaya diş gıcırdatma da eşlik eder. Sınav dönemleri çocuklar ve genç erişkinlerde diş sıkma ve gıcırdatma alışkanlığının tetiklendiği ve özellikle ebeveynlerin farkındalıklarını arttırarak, gecikmeden önlem alınması gereken ciddi bir problemdir.”
UYKU ANINDA EBEVEYNLER DİKKAT!
Uyku sırasında diş sıkmaya diş gıcırdatmanın da eklendiği durumlarda ebeveynlerin dikkatli olması gerektiğini söyleyen Dt. Nurgül Demir “Ebeveynler diş yüzeylerinin sürtünme sesi ile problemin farkına varabilir; ancak sadece diş sıkma alışkanlığı olan hastalarımızda teşhis genellikle kulak ağrısı, baş ağrısı, uyku düzensizlikleri gibi şikayetler oluşmaya başladığında konulur. Henüz şiddetli şikayetleri olmayan bruksizm hastalarımızda ilk teşhis ise, diş muayenesi sırasında konulmaktadır. Diş yüzeylerinde aşınmalar, çatlaklar, dolgu ve diş yüzeylerinde kırılmalar ile bruksizm tanısının erken konulması, ileride oluşabilecek ciddi problemlerin önüne geçer. Hastadan alınan detaylı bir tıbbi hikâye ile etkene ve hastaya yönelik bir takip planlaması yapılarak, ileride oluşacak problemlerin önüne geçilebilir” açıklamasında bulundu.
Tedavi yöntemlerinden de bahseden Dt. Nurgül Demir şunları söyledi: Diş sıkmasını önleyici bruksizm plağı, botulinum toksin (botoks) uygulaması gibi yetişkin bruksizm hastalarının tedavisinde uygulanan yöntemler çocuklar için kesinlikle uygun değildir. Bu nedenle, çocuklarda bruksizmin tedavisi, daha çok etkeni ortadan kaldırmaya yönelik olarak yapılır.
Bruksizm alışkanlığı olan hastalarımızda ebeveynlerin çocuklarını izlemesi çok önemlidir. Gece uyurken duyulan diş gıcırdatma sesi, çocuktaki bruksizm alışkanlığının ebeveynler tarafından fark edilebilecek bir göstergesidir ve geç kalınmadan bir diş hekimine danışılmalıdır.
Erken dönemde bruksizme sebep olan etken ortadan kaldırılmadığı takdirde, baş ağrısı, çene eklemi bölgesinde ağrı, kulak ağrısı, diş yüzeylerinde aşınmalar, çiğneme sırasında hassasiyet gibi şikayetlere ek olarak, şiddetli bruksizm alışkanlığı olan hastalarımızda çene eklemlerinde hasar oluşmaya başlayabilir. Ayrıca uykuda nefes tutma alışkanlığının çocukluk bruksizmine eşlik edebileceği de bilinmektedir.
Sınav zamanları gibi dönemsel stres varlığında, gece diş gıcırdatma sesi duyulduğunda çocuğu derin uykudan uyandırmak oluşabilecek şikayetleri ve bruksizm sıklığını azaltabilir; ancak uzun süreli problemlerde, kontrol altına alınamayan stres varlığında çocuk diş hekiminin yanı sıra, bir çocuk psikoloğuna veya psikiyatristine danışmak gerekebilir.
(Haber Merkezi)
ABDULVAHİT GÜRASLAN