Gebze Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Polat, depreme dirençli binalar için "perde duvar"ın önemini vurgulayarak, "Kentsel alanlardaki yıkım nedenlerine baktığımız zaman özellikle binalarda yetersiz perde elemanlarının olduğunu görüyoruz. Perdeler, binanın rijitliğini artıran ve deprem anında deplasmanını ve burulma etkisini azaltan elemanlar." dedi.
Binalardaki tadilat hataları ile projelerde dikkat edilmesi gerekenler hakkında AA muhabirine açıklama yapan Polat, 2007, 2010 ve 2020 yıllarında Elazığ ve Malatya'da, 2023'te Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin ardından bölgeye gittiğini ve yapılardaki hasarlara ilişkin rapor hazırladıklarını söyledi.
Polat, yıkımların "kırsal alan" ve "kent alanı" olarak ikiye ayrılması gerektiğini, deprem bölgelerinde oluşan yıkımların birden çok nedeni olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Kırsal alanda genelde ağır hasara uğrayan yapıların çoğunun temel nedeni mimarlık ve mühendislik hizmetlerinden yararlanmamış olması ve denetim hizmetlerinden geçmemesi. Kentlerde oluşan yapı hasarları ise çok farklı kategorilerde ele alınması gerekiyor. Ağır hasara dönüşmüş bir yapı var ama hemen yanı başındaki yine ağır hasara dönüşmüş bir yapıyla yıkılma gerekçeleri birbirinden farklı. Bu yıkılma nedenlerini şöyle ayırabiliriz; projelendirme hataları, işçilik kusurları, yanlış malzeme kullanımı ile kontrol ve denetim yetersizliği. Bu hataların bazı yapılarda ikisinin veya üçünün, bazılarında ise bunların hepsinin silsile halinde olmasından kaynaklı yıkım veya ağır hasar gibi sonuçları gözlemleyebiliriz."
"YATAY MİMARİ ÖZENDİRİLMELİ"
Binanın taşıyıcılık gücü açısından perde duvarın önemine vurgu yapan Polat, "Kentsel alanlardaki yıkım nedenlerine baktığımız zaman özellikle binalarda yetersiz perde elemanlarının olduğunu görüyoruz. Perdeler, binanın rijitliğini (yük ve deprem durumlarında yapının mevcut durumunu koruması) artıran ve deprem anında deplasmanını ve burulma etkisini azaltan elemanlar. 2018'deki yönetmelikten sonra perde alanları neredeyse 2 katına kadar çıkarıldı. 2023'te yaşanan depremden sonra Malatya'daki incelemelerde, çoğu binada perdeler ve kolonlar dediğimiz düşey taşıyıcıların kesitlerinin yetersiz olduğuyla ilgili gözlemlerimiz oldu." ifadelerini kullandı. Polat, yatay mimarinin özendirilmesi ve desteklenmesi gerektiğini ve Türkiye'nin yüzölçümünün buna uygun olduğunu belirterek, "Nüfus yoğunluğu alana oranlandığında aslında yeterli arsa üretimi yapılabilir ve yatay mimari teşvik edilebilir." dedi. Bakanlığın bu doğrultuda çalışmalarının olduğunu dile getiren Polat, "Kırsal alanlar için herkesin ihtiyacına cevap verebilecek çok sayıda tip proje üretilerek vatandaşlar desteklenebilir. Bu, Türkiye'nin tamamına yaygınlaştırılabilir. Kırsalda evini, ahırını veya ihtiyacı olan binayı yapmak isteyenler, bu projelere ulaşıp bedelsiz bu hizmetleri alabilir ve güvenli yapısını inşa edebilir. Kentlerde de yönetmeliklerin iyileştirilmesinden sonra denetim hizmetlerinin güçlendirilmesi lazım." diye konuştu.
Son depremlerin ardından bilinçlenme olduğunu gözlemlediğini ancak bunun yeterli olmadığını düşündüğünü aktaran Polat, "Bundan sonra yapılacak yapılaşmalar hakkında özellikle vatandaşın biraz daha bilgili, biraz daha araştırarak işin ehli insanlarla, teknik elemanlarla süreci yürüterek geleceğini doğru inşa etmesi gerektiğini düşünüyorum." dedi.
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN