Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci, TV A Televizyonu’nda yayınlanan ‘Objektif’ programının ve Beyzade Fm Radyosu’nda yayınlanan ‘Haftanın Dosyası’ programının ayrı ayrı canlı yayın konuğu oldu. Başkan Kimyeci, her iki canlı yayında da gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Programa içerisinde bulunduğumuz Recep ayı ve geçtiğimiz Perşembe akşamı idrak ettiğimiz Regaib Kandili ile ilgili temennilerini ileterek başlayan Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci, şu görüşlere yer verdi; “Şu anda mübarek üç ayların başında Recep ayı içerisindeyiz, aynı zamanda mübarek Regaib Kandilini idrak etmekteyiz. Müminlerin Rabbimizden niyaz ettiği, bütün duaların kabul olacağı, bütün kapıların rahmet ve bereketin insanlık alemine müminlerin üzerine açılacağı bir günde, Regaib Kandilimizin her gün aynı ulviyette, geçmesi ümidiyle, hayırlı uğurlu olsun. Tüm İslam Aleminin kandili ve üç aylar, mübarek olsun. Barışı, huzuru ve insanların akan gözyaşlarının dindiği, insanlık aleminin huzura erdiği, çok güzel günler gelir diye ümit ediyorum.”
Dünyanın En Güçlü 16. Ülkesi Haline Geldik
Başkan Kimyeci tüm Dünya’nın gündeminde yer alan Afrin bölgesinde sürdürülen Zeytindalı Operasyonu hakkında da önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Kimyeci, Türkiye’nin gücünün tüm dünyaya bu operasyonla bir kez daha sergilendiğini ifade ettiği konuşmasında şu görüşlere yer verdi; “ Zeytindalı Harekatı ülkemiz için çok önemli. Bu konuda çok önemli mesafeler ve çok önemli zaferler elde ettik. Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Mehmetçiğimize minnettarız. Ancak bu konuya önce neden ihtiyaç duyuldu altını açmakta fayda görüyorum.Son süreçte ülkemiz, milletimizin gayretleri, hükümetimizin çalışması ve Sayın Cumhurbaşkanımızın her kademede ülkemizin değişim, dönüşüm, reformlarla ülkemize adeta çığır açtı.Yeni bir sayfa açarak ülkemizin dünyanın en güçlü ülkesi olma konusunda hayatın her alanında yaptığı çalışmalar, bilhassa son süreçte bir bütün olarak ülkemize baktığımızda, son 16 yılda ülkemiz dünya gelişmişlik sırasında 10 basamak yukarıya çıktı.26. sıradan, dünyanın en güçlü 16. ülkesi haline geldik. Bu Türk milleti için bir gurur vesilesi.
Ülkemiz AK Parti Hükümeti Döneminde Çığır Açtı
Aynı şekilde Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde AK Parti hükümeti döneminde, hayatın her alanında çok önemli değişimler yaşandı. Özellikle bu konuyla ilgili insanımızın gerek gündelik yaşamında, gerekse orta ve uzun vadede yaşam konusuna baktığımızda birçok iyilikler, birçok güzellikler ve birçok değişimler oldu. İnsanımızın maddi ve manevi alanlarda sıkıntı çektiği konulaarda önemli düzenlemeler yapıldı ve huzur tesis edildi.
Son 16 Yıl İçerisinde Tarımda, 6 Kıta Ülkesiyle Aynı Seviyeye Geldik
Akabinde son 16 yıl içerisinde tarım alanında birçok yatırımlar yapıldı. 2002 yılına baktığımızda bir bütün olarak Türkiye'mizin tarımsal hasılat büyüklüğü, ihracatı ve tarımsal büyüklüğü açısından tüm teknik kriterlere baktığımızda Avrupa'da 4. sıradaydı. Şu anda ülkemiz Avrupa'nın tarım üretim gücü bağlamında birinci sırasında. Dünyada şu an itibariyle geldiğimiz seviye 7. sıra. Türkiye'miz tarımsal üretim gücü açısından büyük ülke haline gelmiş durumda.Önümüzde 6 tane kıta ülkesi var Amerika, Kanada, Rusya, Hindistan, Çin ve buna benzer ülkeler var. İnşallah önümüzdeki süreçte yapılan düzenlemelerle bu konularda da çok önemli mesafeler kat edeceğiz.
Savunma Sanayisinde Milli Üretimlerimizi Kullanıyoruz
Özellikle savunma sanayi açısından milli birliğimizin ve bağımsızlığımızın teminatı olan, Mehmetçiğimizin ve tüm güvenlik güçlerimizin ihtiyaç duyduğu ve bu bağlamda sadece bizim kendi mühendisimizin ve bilim insanlarımızın yazdığı yazılarla, kendi uçağımızı, kendi tankımızı, kendi savunma sistemlerimizi, insansız silahlı ve silahsız araçlarımız, milli uydumuzun yanı sıra haberleşme konusunda da çok önemli yol kat ettik. Ayrıca denizin altında nükleer denizaltılarımız, milli gemilerimiz, tankımız, zırhlı personel taşıyıcımız, füze sistemlerimiz, tüm ekipmanlarımız son derece gelişmiş ve Türk milletinin dış devletlerle bağını kopartacak ve Milli Savunma sistemlerimizi milletçe ürettiğimiz ve dış devletlere mahkum olmadığımız bir süreci yaşıyoruz. Bağımsızlığımızın teminatı olan Mehmetçiğimizin, Güvenlik güçlerimizin ihtiyacı olan mühimmat ve her türlü teçhizatı bizim millet olarak karşıladığımız bir süreci yaşamaktayız.
Ülkemizin Gelişmesi, Büyümesi, Dünyaya Bakış Açımızı Değiştirdi
Eğitim konusunda 2002'de ülkemizde 75 tane üniversite vardı, an itibariyle 175 tane üniversite var. Bilimin en üst noktaya zirveye ulaştığı bu süreçte, bilim insanlarımız yetişsin, insanlarımız katma değeri yüksek ürünleri, bilgi teknolojilerini kullanarak, milli bir şekilde hazırlayabileceği bir alt yapının oluşturulması sağlandı.
Sağlık konusunda kimsenin açıkta kalmadığı, herkesin sosyal güvence şemsiyesi altına alınarak, en son teknolojilerin kullanıldığı, son derece gelişmiş hastane ortamlarında son sistem cihazlarla tedavi edildiği bir süreç yaşanıyor.
Aynı şekilde kültürde, sanatta sosyal devlet olma ilkesinin tüm gerekleri, dula, yetime, öğrencilere, engelliye her türlü sıkıntısı olan kardeşlerimize, artık devlet şefkatli elini uzatıyor.
Bu bağlamda Türkiye'miz her alanda gelişince, ekonomik, sosyal, refah yaşam kalitesi yükselince, Ülkemizde ihtiyaç olan alanlarda, bu değişimler, dönüşümler, reformlar, millet olarak bizim dünyaya daha farklı bakmamıza vesile oldu. Bu ülkemizin ilerlemesi, ekonomik olarak her alanda en az 5 kat, 6 kat büyümemiz, bizim için çok önemliydi. Böylece gücünü milletten alan ve milletin duasıyla Türk milletinin şan ve şerefini yüceltmek konusunda kendisine şiar edinen Cumhurbaşkanımızın “bu dünyada artık bundan böyle, böyle gelmiş böyle gitmez” prensibi kapsamında, bir duruş sergiledi. Aynı bakışı Birleşmiş Milletler'de Dünya beşten büyük diyerek, çok önemli bir çıkış yaparak ve dünya birden büyük demek suretiyle, Dünya üzerindeki gücün sadece gücü olan, sadece parası olan ve silah gücüne dayanarak tamamen adaletten yoksun bir şekilde emperyalist bir bakışla yeraltı ve yerüstü kaynaklarını ve tüm zenginlikleri hükmetmek, buraları kontrol altına alarak kendi ülke ve devletlerini daha müreffeh bir yaşam kalitesinde sunmak bağlamında yaptıkları uzun stratejilerle, böl parçala ve yönet mantığı gibi bir yönetim anlayışla devam etmeyeceğini belirtti ve yapılan bu haksızlıklara dur dedi. Hakkın hakim olduğu, Dünya'da Barış'ın, huzurun ve kardeşliğin tahsis edilmesi, aynı zamanda Birleşmiş Milletler'in mevcut yönetim sisteminde sistem değişikliğine giderek tüm kıtaların hakkaniyet ölçüsünde en az 20 ülke tarafından dönüşümlü bir şekilde yönetilmesini, problemin teşhisi ve çözüm noktasında öneriler koyarak, güçlü bir duruşu, onurlu bir yaklaşımı tüm dünyaya göstermiş oldu.
Dünyada devletlerinin milli hasılası bakımından baktığımızda en fazla yardımı Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına Sayın Cumhurbaşkanımız, yardım yapılmasını tesis etmiş ve akan gözyaşlarının dinmesi konusunda tavır almıştır. Böylece burada yaşayan milletlerin yeniden düşünmesine, kendi yönetimlerini ve yöneticilerinin tekrar sorgulamasına ve yeni bir dirilişin özellikle İslam coğrafyası üzerinde şekillendiğini görmesine vesile olmuştur. Bu bizler için çok önemli dedi.
(Haber Merkezi)
Programa içerisinde bulunduğumuz Recep ayı ve geçtiğimiz Perşembe akşamı idrak ettiğimiz Regaib Kandili ile ilgili temennilerini ileterek başlayan Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci, şu görüşlere yer verdi; “Şu anda mübarek üç ayların başında Recep ayı içerisindeyiz, aynı zamanda mübarek Regaib Kandilini idrak etmekteyiz. Müminlerin Rabbimizden niyaz ettiği, bütün duaların kabul olacağı, bütün kapıların rahmet ve bereketin insanlık alemine müminlerin üzerine açılacağı bir günde, Regaib Kandilimizin her gün aynı ulviyette, geçmesi ümidiyle, hayırlı uğurlu olsun. Tüm İslam Aleminin kandili ve üç aylar, mübarek olsun. Barışı, huzuru ve insanların akan gözyaşlarının dindiği, insanlık aleminin huzura erdiği, çok güzel günler gelir diye ümit ediyorum.”
Dünyanın En Güçlü 16. Ülkesi Haline Geldik
Başkan Kimyeci tüm Dünya’nın gündeminde yer alan Afrin bölgesinde sürdürülen Zeytindalı Operasyonu hakkında da önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Kimyeci, Türkiye’nin gücünün tüm dünyaya bu operasyonla bir kez daha sergilendiğini ifade ettiği konuşmasında şu görüşlere yer verdi; “ Zeytindalı Harekatı ülkemiz için çok önemli. Bu konuda çok önemli mesafeler ve çok önemli zaferler elde ettik. Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Mehmetçiğimize minnettarız. Ancak bu konuya önce neden ihtiyaç duyuldu altını açmakta fayda görüyorum.Son süreçte ülkemiz, milletimizin gayretleri, hükümetimizin çalışması ve Sayın Cumhurbaşkanımızın her kademede ülkemizin değişim, dönüşüm, reformlarla ülkemize adeta çığır açtı.Yeni bir sayfa açarak ülkemizin dünyanın en güçlü ülkesi olma konusunda hayatın her alanında yaptığı çalışmalar, bilhassa son süreçte bir bütün olarak ülkemize baktığımızda, son 16 yılda ülkemiz dünya gelişmişlik sırasında 10 basamak yukarıya çıktı.26. sıradan, dünyanın en güçlü 16. ülkesi haline geldik. Bu Türk milleti için bir gurur vesilesi.
Ülkemiz AK Parti Hükümeti Döneminde Çığır Açtı
Aynı şekilde Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde AK Parti hükümeti döneminde, hayatın her alanında çok önemli değişimler yaşandı. Özellikle bu konuyla ilgili insanımızın gerek gündelik yaşamında, gerekse orta ve uzun vadede yaşam konusuna baktığımızda birçok iyilikler, birçok güzellikler ve birçok değişimler oldu. İnsanımızın maddi ve manevi alanlarda sıkıntı çektiği konulaarda önemli düzenlemeler yapıldı ve huzur tesis edildi.
Son 16 Yıl İçerisinde Tarımda, 6 Kıta Ülkesiyle Aynı Seviyeye Geldik
Akabinde son 16 yıl içerisinde tarım alanında birçok yatırımlar yapıldı. 2002 yılına baktığımızda bir bütün olarak Türkiye'mizin tarımsal hasılat büyüklüğü, ihracatı ve tarımsal büyüklüğü açısından tüm teknik kriterlere baktığımızda Avrupa'da 4. sıradaydı. Şu anda ülkemiz Avrupa'nın tarım üretim gücü bağlamında birinci sırasında. Dünyada şu an itibariyle geldiğimiz seviye 7. sıra. Türkiye'miz tarımsal üretim gücü açısından büyük ülke haline gelmiş durumda.Önümüzde 6 tane kıta ülkesi var Amerika, Kanada, Rusya, Hindistan, Çin ve buna benzer ülkeler var. İnşallah önümüzdeki süreçte yapılan düzenlemelerle bu konularda da çok önemli mesafeler kat edeceğiz.
Savunma Sanayisinde Milli Üretimlerimizi Kullanıyoruz
Özellikle savunma sanayi açısından milli birliğimizin ve bağımsızlığımızın teminatı olan, Mehmetçiğimizin ve tüm güvenlik güçlerimizin ihtiyaç duyduğu ve bu bağlamda sadece bizim kendi mühendisimizin ve bilim insanlarımızın yazdığı yazılarla, kendi uçağımızı, kendi tankımızı, kendi savunma sistemlerimizi, insansız silahlı ve silahsız araçlarımız, milli uydumuzun yanı sıra haberleşme konusunda da çok önemli yol kat ettik. Ayrıca denizin altında nükleer denizaltılarımız, milli gemilerimiz, tankımız, zırhlı personel taşıyıcımız, füze sistemlerimiz, tüm ekipmanlarımız son derece gelişmiş ve Türk milletinin dış devletlerle bağını kopartacak ve Milli Savunma sistemlerimizi milletçe ürettiğimiz ve dış devletlere mahkum olmadığımız bir süreci yaşıyoruz. Bağımsızlığımızın teminatı olan Mehmetçiğimizin, Güvenlik güçlerimizin ihtiyacı olan mühimmat ve her türlü teçhizatı bizim millet olarak karşıladığımız bir süreci yaşamaktayız.
Ülkemizin Gelişmesi, Büyümesi, Dünyaya Bakış Açımızı Değiştirdi
Eğitim konusunda 2002'de ülkemizde 75 tane üniversite vardı, an itibariyle 175 tane üniversite var. Bilimin en üst noktaya zirveye ulaştığı bu süreçte, bilim insanlarımız yetişsin, insanlarımız katma değeri yüksek ürünleri, bilgi teknolojilerini kullanarak, milli bir şekilde hazırlayabileceği bir alt yapının oluşturulması sağlandı.
Sağlık konusunda kimsenin açıkta kalmadığı, herkesin sosyal güvence şemsiyesi altına alınarak, en son teknolojilerin kullanıldığı, son derece gelişmiş hastane ortamlarında son sistem cihazlarla tedavi edildiği bir süreç yaşanıyor.
Aynı şekilde kültürde, sanatta sosyal devlet olma ilkesinin tüm gerekleri, dula, yetime, öğrencilere, engelliye her türlü sıkıntısı olan kardeşlerimize, artık devlet şefkatli elini uzatıyor.
Bu bağlamda Türkiye'miz her alanda gelişince, ekonomik, sosyal, refah yaşam kalitesi yükselince, Ülkemizde ihtiyaç olan alanlarda, bu değişimler, dönüşümler, reformlar, millet olarak bizim dünyaya daha farklı bakmamıza vesile oldu. Bu ülkemizin ilerlemesi, ekonomik olarak her alanda en az 5 kat, 6 kat büyümemiz, bizim için çok önemliydi. Böylece gücünü milletten alan ve milletin duasıyla Türk milletinin şan ve şerefini yüceltmek konusunda kendisine şiar edinen Cumhurbaşkanımızın “bu dünyada artık bundan böyle, böyle gelmiş böyle gitmez” prensibi kapsamında, bir duruş sergiledi. Aynı bakışı Birleşmiş Milletler'de Dünya beşten büyük diyerek, çok önemli bir çıkış yaparak ve dünya birden büyük demek suretiyle, Dünya üzerindeki gücün sadece gücü olan, sadece parası olan ve silah gücüne dayanarak tamamen adaletten yoksun bir şekilde emperyalist bir bakışla yeraltı ve yerüstü kaynaklarını ve tüm zenginlikleri hükmetmek, buraları kontrol altına alarak kendi ülke ve devletlerini daha müreffeh bir yaşam kalitesinde sunmak bağlamında yaptıkları uzun stratejilerle, böl parçala ve yönet mantığı gibi bir yönetim anlayışla devam etmeyeceğini belirtti ve yapılan bu haksızlıklara dur dedi. Hakkın hakim olduğu, Dünya'da Barış'ın, huzurun ve kardeşliğin tahsis edilmesi, aynı zamanda Birleşmiş Milletler'in mevcut yönetim sisteminde sistem değişikliğine giderek tüm kıtaların hakkaniyet ölçüsünde en az 20 ülke tarafından dönüşümlü bir şekilde yönetilmesini, problemin teşhisi ve çözüm noktasında öneriler koyarak, güçlü bir duruşu, onurlu bir yaklaşımı tüm dünyaya göstermiş oldu.
Dünyada devletlerinin milli hasılası bakımından baktığımızda en fazla yardımı Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına Sayın Cumhurbaşkanımız, yardım yapılmasını tesis etmiş ve akan gözyaşlarının dinmesi konusunda tavır almıştır. Böylece burada yaşayan milletlerin yeniden düşünmesine, kendi yönetimlerini ve yöneticilerinin tekrar sorgulamasına ve yeni bir dirilişin özellikle İslam coğrafyası üzerinde şekillendiğini görmesine vesile olmuştur. Bu bizler için çok önemli dedi.
(Haber Merkezi)