Geçtiğimiz yılı 3,5 milyar dolar ihracatla tamamlayan ev ve mutfak eşyaları sektörü, daralan Avrupa ve Orta Doğu pazarına karşın ihracatta ivme kaybetmemek için uzak pazarları zorluyor. Türkiye'den gelen üreticiler Malezya’da hem Malezyalı hem de çevre ülkelerden gelen alıcılarla buluşurken, önemli iş birliklerine imza attılar. Malezya’da yüzde 0,3 olan paylarını yüzde 2,5’e çıkarmak istediklerini ve düzenlenen organizasyona büyük bir ilginin olduğunu belirten İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Talha Özger, “Artık karlı pazarları kovalamamız gerekiyor. Onun için pazarları daha fazla çeşitlendirmek, farklı pazarlara yönelmek gerekiyor. Hep ucuz pazarlara yönelirsek bu sefer Çin'le rekabet noktasına geliyoruz." dedi. Asya pazarında Çin'in etkisinin çok büyük olduğunu ve Türk firmaları olarak bu pazardan pay almaya çalıştıklarını vurgulayan Özger, markalaşma, tasarım ve kalite ile fark yaratmak istediklerini ifade etti.
İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) ve Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği’nin (EVSİD) Ticaret Bakanlığı'nın desteği ile organize ettiği Ur-Ge kapsamındaki etkinlik Malezya'da gerçekleştirildi.
Türkiye'den 20 üretici firma ile geldiklerini ve ağırlıklı Malezya olmak üzere Endonezyalı ve Singapurlu 60'ı aşkın satın almacı ile buluştuklarını söyleyen İDDMİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve EVSİD Yönetim Kurulu Başkanı Talha Özger, bu yıl içinde benzer nitelikte altıncı organizasyonu gerçekleştirdiklerini ifade etti. Tamamen hedef odaklı bir organizasyon gerçekleştirdiklerinin ve uzun süredir yaptıkları bu tip organizasyonların diğer sektörlere de ilham olduğunu anlatan Özger, "Bu organizasyonu sektörümüzdeki tüm firmalarla birlikte yapıyoruz, birlikte çalışıyoruz. İşlerin altından birlikte kalkmayı hedefliyoruz ve bunun adına da rekaberlik diyoruz. Çünkü burada markalar için değil, sektör ve nihayetinde ülkemiz için mücadele ediyoruz. Bizler sahada var olacağız ki ülkemiz kalkınsın." dedi.
KARLI PAZARLARI KOVALAMAMIZ GEREKİYOR
Asya pazarında Çin'in etkisinin çok büyük olduğunu ve Türk firmaları olarak bu pazardan pay almaya çalıştıklarını vurgulayan Özger, markalaşma, tasarım ve kalite ile fark yaratmak istediklerini ifade etti. Türk dizileri sayesinde bir bilinirliğin oluştuğunu ve bunu daha da artırmak istediklerini vurgulayan Özger, şöyle devam etti: "Çok büyük bir pazardan bahsediyoruz. Mesela bizim dünya ihracatından aldığımız pay yüzde 2,5 iken Malezya'daki payımız sadece yüzde 0,3. Öncelikle bu seviyeye çıkmak istiyoruz. Ama sadece pazar olarak düşünmemek lazım. Artık karlı pazarları kovalamamız gerekiyor. Onun için Latin Amerika, Asya, Avrupa derken pazarları daha fazla çeşitlendirmek, farklı pazarlara yönelmek gerekiyor. Hep ucuz pazarlara yönelirsek bu sefer Çin'le rekabet noktasına geliyoruz."
BÜYÜK BİR ZİNCİR TÜRKİYE’YE GELEBİLİR
Etkinliğe ciddi bir ilgi olduğunu ve önemli anlaşmaların gündeme geldiğini anlatan Özger, "Bu noktada kalabalık gelmenin önemini daha iyi görüyoruz. Düşünün mesela Türkiye'ye Portekiz'den tencereciler gelsin veya Brezilya'dan bir grup gelsin, kafanızda bir algı var mı, yok. Ama 20 tane Türk firma ile gelince, 'Türkler bu işi yapıyorlar, çok çeşitli ve kaliteli ürünleri var' algısı oluşuyor. Etkinliğe ciddi zincir mağazaların da ilgisini görüyoruz. Asya'nın en büyüklerinden olan Aeon zinciri Türkiye'ye gelmeyi değerlendiriyor. Eğer gelirlerse gerçekten çok büyük bir iş olacak." ifadelerini kullandı.
EVSİD olarak bu tip hedef odaklı organizasyonları yıllardır yaptıklarını hatırlatan Özger, şöyle devam etti: "Latin Amerika'dan Güney Afrika'ya, yakın pazarlardan Asya'ya kadar gittiğimiz pazarlarda daha o gün o dakika ticarete başlayan firmalarımız oldu. Ama bizim yapmış olduğumuz iş uzun soluklu, orta ve uzun vadeli kalıcı olacak işlere imza atmak istiyoruz. Bir zamanlar tekstil sektörü Laleli'de, Aksaray'da nasıl Ruslarla beraber güçlendiyse ve daha sonrasında yanlış yapılan işlerle sektöre zarar verildiyse, işte biz bu işe ve bu ülkenin üreticisine zarar vermeden işleri büyütmek istiyoruz. Hızlı koşalım, hızlı yorulalım istemiyoruz. Emin adımlarla, doğru kararlarla, doğru işlere imza atmak istiyoruz."
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN