Geçtiğimiz günlerde Karar gazetesi yazarı Elif Çakır’ın kalemine aldığı yazılarından yola çıkarak Fetö Terör Örgütünün Adalet Bakanlığı içerisindeki yapılanmayı sizlerle paylaşmıştık.
Yine Elif Çakır’ın kaleme aldığı yazıyla yola çıkarak ayrıca Adalet Bakanlığı dönemin Müsteşarı Birol Erdem’in Fetö soruşturması kapsamında tanık olarak verdiği ifadelerde çarpıcı gelişmeler ortaya çıkmaya devam ediyor.
Birol Erdem ifadesine 17-25 Aralık kalkışmasıyla adlarına Paralel Yapı dediğimiz 15 Temmuz kanlı darbe girişimi sonrasında da FETÖ dediğimiz terör örgütüne dair devletin yürütmüş olduğu bugünkü hukuki mücadelenin temelleri Dönemin Bakanı sadullah ergin ve çalışma arkadaşları başlatmıştır.
Yine aslında 17-25 Aralık kalkışması sonrasında emniyet ve yargı içerisindeki örgüt mensuplarını tasfiye edecek “kanun tasarı taslak” hazırlıklarına 17-25 Aralık Kalkışmasından çok öncesinde başlamış yani tehlike fark edilmiş, ülkeyi kasıp kavuracak fırtınanın belirtileri aylar öncesinde ”onların kurumundan “ görülmüş Ön alınmış. Bir Savaş’ın hazırlığı başlamıştır.
Yazıda Birol Erdem’in tanık olarak verdiği 76 sayfalık ifadesinde, Önemli bir devlet adamına şantaj yapılacağı ortaya çıkması üzerine yapılan araştırmada O devlet büyüğü 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olduğu ortaya çıktı.
Birol Erdem FETÖ’nün şantaj yapacağı 11. Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah’dü, Hadise şöyle; 2013 yılı Şubat ya yada mart ayı olmalı. Hakim evinde çalışıyordum. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter yardımcısı Emin Kuzu aradı, “Acil bir konu görüşmemiz gerekiyor” dedi. Emin Bey’le Hakim Evin’de buluştuk mevzuyu sordum. Emin bey “ Bu Cemaat mensupları sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik çok ahlaksızca bir girişim içerisindeler. Konuyla bir ilgilenin” dedi ve elindeki tutanakları , ve evrakları gösterdi.
Hadise Şu, bolu İzzet Baysal Üniversitesinde araştırma görevlisi ya da yardımcısı doçent olarak çalışan bir şahıs aynı zamanda YÖK’ün Üniversitelerarası Kurul’da da görevliymiş. Bu şahıs Yök’ün arşivine giriyor. Sayın Cumhurbaşkanı’nın Doçentlik tezinin intihal olduğuna dair YÖK’e bir şikayet mektubu yazılmış ve bu şikayet dilekçesi üzerine bir inceleme dosyası hazırlanmış. Ancak YÖK incelemiş, asılsız olduğunu görmüş dosyayı kapatmış ve kaldırmış olduğu açıklandı.
(Haber: Gökhan Aklan )
Yine Elif Çakır’ın kaleme aldığı yazıyla yola çıkarak ayrıca Adalet Bakanlığı dönemin Müsteşarı Birol Erdem’in Fetö soruşturması kapsamında tanık olarak verdiği ifadelerde çarpıcı gelişmeler ortaya çıkmaya devam ediyor.
Birol Erdem ifadesine 17-25 Aralık kalkışmasıyla adlarına Paralel Yapı dediğimiz 15 Temmuz kanlı darbe girişimi sonrasında da FETÖ dediğimiz terör örgütüne dair devletin yürütmüş olduğu bugünkü hukuki mücadelenin temelleri Dönemin Bakanı sadullah ergin ve çalışma arkadaşları başlatmıştır.
Yine aslında 17-25 Aralık kalkışması sonrasında emniyet ve yargı içerisindeki örgüt mensuplarını tasfiye edecek “kanun tasarı taslak” hazırlıklarına 17-25 Aralık Kalkışmasından çok öncesinde başlamış yani tehlike fark edilmiş, ülkeyi kasıp kavuracak fırtınanın belirtileri aylar öncesinde ”onların kurumundan “ görülmüş Ön alınmış. Bir Savaş’ın hazırlığı başlamıştır.
Yazıda Birol Erdem’in tanık olarak verdiği 76 sayfalık ifadesinde, Önemli bir devlet adamına şantaj yapılacağı ortaya çıkması üzerine yapılan araştırmada O devlet büyüğü 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül olduğu ortaya çıktı.
Birol Erdem FETÖ’nün şantaj yapacağı 11. Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah’dü, Hadise şöyle; 2013 yılı Şubat ya yada mart ayı olmalı. Hakim evinde çalışıyordum. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter yardımcısı Emin Kuzu aradı, “Acil bir konu görüşmemiz gerekiyor” dedi. Emin Bey’le Hakim Evin’de buluştuk mevzuyu sordum. Emin bey “ Bu Cemaat mensupları sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik çok ahlaksızca bir girişim içerisindeler. Konuyla bir ilgilenin” dedi ve elindeki tutanakları , ve evrakları gösterdi.
Hadise Şu, bolu İzzet Baysal Üniversitesinde araştırma görevlisi ya da yardımcısı doçent olarak çalışan bir şahıs aynı zamanda YÖK’ün Üniversitelerarası Kurul’da da görevliymiş. Bu şahıs Yök’ün arşivine giriyor. Sayın Cumhurbaşkanı’nın Doçentlik tezinin intihal olduğuna dair YÖK’e bir şikayet mektubu yazılmış ve bu şikayet dilekçesi üzerine bir inceleme dosyası hazırlanmış. Ancak YÖK incelemiş, asılsız olduğunu görmüş dosyayı kapatmış ve kaldırmış olduğu açıklandı.
(Haber: Gökhan Aklan )