Hatay’ın medeniyetler şehri ve farklı din ve kültürden insanların hep bir arada kardeşçe güzel bir şekilde yaşadıklarını biliyor ve tanıklık ediyoruz. Geçtiğimiz hafta islam dünyası Kurban Bayramını kutladı. Kurbanlar kesildi. Yardımlaşma ve dayanışma doruklara çıktı, kırgınlıklar ortadan kalktı. Kurban bayramı bu güzelliklerle geride kaldı. Şimdi önümüzde Alevi vatandaşlarımızın aynı duygularla yaşadığı Gadir Hum bayramı var. Yazımın ilk başında belirttiğim gibi Hatay Mozaik bir şehir görüntüsünü her zaman vermektedir.
Öncelikle Gadir Hum olayı ve bunun üzerinden kutlanan bayramın ne olduğuna bir bakalım. Gadir Hum; Hz. Muhammed’in veda Haccı sırasında Mekke – Medine arasındaki; günümüzde “Rabiğ” şehrinin bulunduğu bir bölge olan ve o zamanlar adına Gadir-i Hum denilen bölgede geçen bir olaydır.
Hz. Muhammed veda haccı sırasında Gadir-i Hum bölgesine geldiğinde yanında bulunan tüm sahabe ve Müslümanların önde gelen şahsiyetlerini toplayarak onlara bir konuşma yapar. Bu konuşmasında “Allah-u Teâlâ benim mevlamdır, ben de mü’minlerin mevlasıyım; ben onlara kendilerinden daha evlayım. Öyleyse ben kimin mevlası isem, Ali de onun mevlasıdır” diyerek kendisinden sonra İslam ümmetinin başına geçmek üzere Hz. Ali’yi işaret eder, Hz. Ali’nin velayetini ilan eder. Hz. Muhammed’in hakka yürümesinden sonra kimileri bu velayeti kabul etmez ve bildiğimiz ayrılıklar yaşanır.
Arap – Nusayri Alevileri bu günü bayram olarak kutlamaktadır. Bu günde kutsal yerler ziyaret edilmekte, kurbanlar kesilmekte, bayramlaşmalar yapılmakta ve dualar edilmektedir.
Bende buradan tüm alevi vatandaşlarımızın Gadir-i Hum Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum.
Öncelikle Gadir Hum olayı ve bunun üzerinden kutlanan bayramın ne olduğuna bir bakalım. Gadir Hum; Hz. Muhammed’in veda Haccı sırasında Mekke – Medine arasındaki; günümüzde “Rabiğ” şehrinin bulunduğu bir bölge olan ve o zamanlar adına Gadir-i Hum denilen bölgede geçen bir olaydır.
Hz. Muhammed veda haccı sırasında Gadir-i Hum bölgesine geldiğinde yanında bulunan tüm sahabe ve Müslümanların önde gelen şahsiyetlerini toplayarak onlara bir konuşma yapar. Bu konuşmasında “Allah-u Teâlâ benim mevlamdır, ben de mü’minlerin mevlasıyım; ben onlara kendilerinden daha evlayım. Öyleyse ben kimin mevlası isem, Ali de onun mevlasıdır” diyerek kendisinden sonra İslam ümmetinin başına geçmek üzere Hz. Ali’yi işaret eder, Hz. Ali’nin velayetini ilan eder. Hz. Muhammed’in hakka yürümesinden sonra kimileri bu velayeti kabul etmez ve bildiğimiz ayrılıklar yaşanır.
Arap – Nusayri Alevileri bu günü bayram olarak kutlamaktadır. Bu günde kutsal yerler ziyaret edilmekte, kurbanlar kesilmekte, bayramlaşmalar yapılmakta ve dualar edilmektedir.
Bende buradan tüm alevi vatandaşlarımızın Gadir-i Hum Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum.