Koru Sigorta Hasar Direktörü Tuncay Demirel, doğal afetlerin sigorta sektörünü büyük oranda etkilediğine dikkat çekerek, hasara anında müdahale etmelerinde, saha ile sürekli iletişim halinde olmalarının etkili olduğunu belirtti.
Son dönemde yaşanan doğal afetlerin meydana getirdiği hasarlar ve sürecin yönetimi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Koru Sigorta Hasar Direktörü Tuncay Demirel, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: “Geçtiğimiz günlerde İzmir’in Seferihisar açıklarında meydana gelen ve birçok vatandaşımızın hayatını kaybettiği depremin ilk saatlerinden itibaren, başta bu depremi odağında yaşayan Bölge Müdürlüğümüz çalışanları olmak üzere satış ve hasar ekiplerimiz ile sürekli iletişim halinde bulunduk. Yaraların sarılması için derhal harekete geçerek, hasar ihbarları öncesi acentelerimizin de desteği ile bölgedeki sigortalılarımıza ulaştık ve kendilerinin her konuda yanlarında olduğumuzu bildirdik. Sigortalılarımızın araçlarının enkaz altından çıkarılarak servislere intikal etmesi, hasarlı ve ağır hasarlı evlerden eşyaların tahliyesi, tahliye edilen eşyaların depolanması için yer temini ve nakliye gibi konulara öncelik vererek kendilerine destek olduk. Eşyaların tahliye imkânı olmadığı ağır hasarlı evlerin yıkımını takiben, sigortalılarımızın mağdur olmaması için hızlıca hasar ödemelerini gerçekleştirdik.”
“Hasarın Doğru Olmaması Bir Sektör Sorunu”
Demirel, doğru hasarın sektördeki önemini şu şekilde anlattı; “Hasarın doğru olmaması başlı başına bir sektör sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Zira sektör gündemini meşgul eden her bir sahte hasar, sigorta primlerinin yükselmesine direkt etki ediyor. Dolayısıyla maliyetlere etkisi bakımından mücadele edilmesi gereken başlıca etken oluyor. Bu amaçla kurulan sektör paydaşımız Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi (SBM) ile sürekli temas halinde kalarak sahtecilikle mücadelemiz sürüyor. Bunun yanı sıra, içinde bulunduğumuz pandemi sürecine rağmen şirket bünyesinde oluşturduğumuz saha denetim ekibi ve sahte hasar araştırma çalışmalarımız hız kesmeden devam ediyor. Bu anlamda doğru olmayan 1 liralık hasar ödemesi dahi bizim için maliyet olarak görülmektedir.”
Hasarın doğrulanmasının ardından mağduriyetlerin hızlıca giderilmesi sürecinde maliyetlerin takip edilmesinin aynı oranda önem arz ettiğini dile getiren Demirel, aynı işlem için çok farklı miktarlarda onarım taleplerinin olması, çok dikkatli hareket edilmesini gerektiğini söyledi.
(Haber Merkezi)
Son dönemde yaşanan doğal afetlerin meydana getirdiği hasarlar ve sürecin yönetimi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Koru Sigorta Hasar Direktörü Tuncay Demirel, açıklamalarında şu ifadelere yer verdi: “Geçtiğimiz günlerde İzmir’in Seferihisar açıklarında meydana gelen ve birçok vatandaşımızın hayatını kaybettiği depremin ilk saatlerinden itibaren, başta bu depremi odağında yaşayan Bölge Müdürlüğümüz çalışanları olmak üzere satış ve hasar ekiplerimiz ile sürekli iletişim halinde bulunduk. Yaraların sarılması için derhal harekete geçerek, hasar ihbarları öncesi acentelerimizin de desteği ile bölgedeki sigortalılarımıza ulaştık ve kendilerinin her konuda yanlarında olduğumuzu bildirdik. Sigortalılarımızın araçlarının enkaz altından çıkarılarak servislere intikal etmesi, hasarlı ve ağır hasarlı evlerden eşyaların tahliyesi, tahliye edilen eşyaların depolanması için yer temini ve nakliye gibi konulara öncelik vererek kendilerine destek olduk. Eşyaların tahliye imkânı olmadığı ağır hasarlı evlerin yıkımını takiben, sigortalılarımızın mağdur olmaması için hızlıca hasar ödemelerini gerçekleştirdik.”
“Hasarın Doğru Olmaması Bir Sektör Sorunu”
Demirel, doğru hasarın sektördeki önemini şu şekilde anlattı; “Hasarın doğru olmaması başlı başına bir sektör sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Zira sektör gündemini meşgul eden her bir sahte hasar, sigorta primlerinin yükselmesine direkt etki ediyor. Dolayısıyla maliyetlere etkisi bakımından mücadele edilmesi gereken başlıca etken oluyor. Bu amaçla kurulan sektör paydaşımız Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi (SBM) ile sürekli temas halinde kalarak sahtecilikle mücadelemiz sürüyor. Bunun yanı sıra, içinde bulunduğumuz pandemi sürecine rağmen şirket bünyesinde oluşturduğumuz saha denetim ekibi ve sahte hasar araştırma çalışmalarımız hız kesmeden devam ediyor. Bu anlamda doğru olmayan 1 liralık hasar ödemesi dahi bizim için maliyet olarak görülmektedir.”
Hasarın doğrulanmasının ardından mağduriyetlerin hızlıca giderilmesi sürecinde maliyetlerin takip edilmesinin aynı oranda önem arz ettiğini dile getiren Demirel, aynı işlem için çok farklı miktarlarda onarım taleplerinin olması, çok dikkatli hareket edilmesini gerektiğini söyledi.
(Haber Merkezi)