Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, deprem bölgesine toplamda 762 Milyar TL’lik harcama yapılacağını açıkladı.
Yılmaz, "Turizmle ticaretle sanayiyle tarımla her alanda yatırımlarla üretimle çok farklı bir Diyarbakır'ı inşa edeceğiz inşallah. Türkiye Yüzyılı aynı zamanda Diyarbakır yüzyılı olacak inşallah." dedi.
Yılmaz, AK Parti İl Başkanlığında düzenlenen "Şehir Buluşmaları" programında, Diyarbakır'ın çok özel, medeniyetler ve maneviyat şehri olduğunu, aynı zamanda büyük bir ticaret, ekonomi ve kalkınma potansiyelinin bulunduğunu söyledi. "Cenabıallah Diyarbakır'a her türlü nimeti vermiş. Ova derseniz ova, tarımsal potansiyel, ticaret diyorsanız bulunduğu konum ticaret güzergahları üzerinde. Genç nüfus, sanayi potansiyeli ne ararsanız var. Diyarbakır yoksul olacak bir il kesinlikle değil." ifadelerini kullanan Yılmaz, kentin başka bölgeleri besleyecek, onlara destek olabilecek potansiyele sahip olduğunu anlattı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yeter ki Diyarbakır'ın huzuru, birliği, beraberliği olsun. Yeter ki gerçekten Diyarbakır'a hizmet etmek için çalışılsın. Başka da bir şeye ihtiyaç yok. Ama uzun yıllar maalesef terör başta olmak üzere birtakım nedenlerle bu potansiyel yeterince harekete geçmemiş. Şimdi önümüzdeki süreçte Allah'ın izniyle artık terörün çok az seviyelere düştüğü, huzur, güven ortamının pekiştiği bir ortamda Diyarbakır bu potansiyelini harekete geçirecek. Turizmle ticaretle sanayiyle tarımla her alanda yatırımlarla üretimle çok farklı bir Diyarbakır'ı inşa edeceğiz inşallah. Türkiye Yüzyılı aynı zamanda Diyarbakır yüzyılı olacak inşallah."
Cumhur İttifakı olarak Meclis'te net bir çoğunluklarının olduğunu, halkın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a 5 yıl daha görev verdiğini anlatan Yılmaz, bu 5 yılın çok kıymetli olduğunu, bunu iyi değerlendirmeleri, Türkiye Yüzyılı dedikleri vizyona geçiş dönemi olarak görmeleri gerektiğini kaydetti.
BİR YÜZYILI GERİDE BIRAKTIK
Artık bir yüzyılın geride kaldığını ifade eden Yılmaz, Cumhuriyetin 100. yılını geride bıraktıklarına, bu yeni yüzyılı 85 milyon olarak yeniden hep birlikte inşa etmeleri gerektiğine işaret etti. Demokrasi, hukuk, kalkınma, teknoloji ve uluslararası ilişkilerle her bakımdan Türkiye'yi bölgesinde ve dünyada çok daha etkili bir güç haline getirmeleri gerektiğine dikkati çeken Yılmaz, "Bu sadece Türkiye için değil bölgemiz ve küresel ortam açısından da çok çok kıymetlidir. Bunu yapabilmemiz için de demokratik olarak güçlü olmamız lazım. Genel seçimlerde Allah milletimizden razı olsun bize bu gücü verdi." diye konuştu. Milletle siyaset yapan bir parti olduklarını, AK Parti siyasetinin odağında insanın bulunduğunu dile getiren Yılmaz, AK Parti'nin, milletin talepleri, beklentileri neyse o çerçevede şekillenen politikalarının olduğunu bildirdi. Uluslararası güç odaklarına, birtakım karanlık çevrelere sırtını yaslayan bir parti olmadıklarını anlatan Yılmaz, güçlerini milletten aldıklarını, bu güçle hareket ettiklerini aktardı. Bu noktada da teşkilatlarına büyük görev düştüğünü aktaran Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: "Teşkilatlar çok iyi kulakları olan insanlardan oluşmak zorunda. Vatandaşı çok iyi dinleyeceğiz. Can kulağı ile dinlememiz lazım. Dinlemek çok aktif bir eylemdir. Gerçek anlamda dinlemek, can kulağı ile dinlemek çok büyük bir maharettir, büyük bir çabadır. Teşkilatlarımızın birinci görevi çok iyi dinleyici olmaktır. Halkımız ne diyor? Biz kul yapısı bir partiyiz, eksiğimiz yok mu, yanlışımız yok mu? Elbette vardır. Bunları dinleyeceğiz. Ben bilirim havasında olursak yanlış yaparız. Vatandaşı dinleyeceğiz ve dersler çıkaracağız. Bize söylediklerinden dersler çıkaracağız. Bunu bir kişi olarak yapabilir miyiz? Bir yere kadar yapabiliriz. Dolayısıyla teşkilatın farkı burada. Halbuki 2 bin teşkilat mensubu sahaya çıksa her biri 10 kişiyle 100 kişiyle görüşse muazzam bir sayıya ulaşırsınız. İşte teşkilatın farkı burada. Tek başına ne ben ne bakanımız ne vekillerimiz, bir yere kadar. Ama teşkilat olarak sahada olduğumuz zaman asıl halkı işte o zaman dinlemiş ve anlamış oluruz. Bizim güzel bir sözümüz var, diyoruz ki, 'Onlar konuşur, AK Parti yapar.' Onlar laf üstüne laf koyar, biz taş üstüne taş koyarız, doğru. Onların fazla işleri güçleri olmadığı veya böyle bir derdi olmayan bir kesim olunca daha fazla konuşuyorlar"
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN