Türkiye ekonomisinde milyonlarca çalışanın büyümeden aldığı pay düşerken, gündelik ihtiyaçlarını kredi kartıyla sürdüren vatandaşların toplam borcu yüzde 60’a yakın artarak 2,5 trilyon TL’ye ulaştı
Türkiye, yüzde 5,9'luk büyüme oranı diğer ülkelerle karşılaştırıldığında, üçüncü çeyrekte AB, OECD ve G-20 ülkeleri arasında birinci oldu. Ancak, Türkiye ekonomisindeki büyüme ücretli çalışan milyonlarca kişinin gündelik hayatına yansımadı. Çalışan ücretlerinin büyümeden aldığı pay bir önceki çeyreğe göre azalırken, yılın ilk 10 ayındaki bireysel borçların toplamı ise bir önceki yıla göre yüzde 60'a yakın artışla 2,5 trilyon TL’ye ulaştı. Ekonomideki büyüme ise büyük oranda milyonlarca vatandaşın kredi kartlarıyla borçlanarak yaptıkları harcamalardan ve 6 Şubat depremi sonrasında inşaat sektöründe görülen hareketlilikten kaynaklandı.
EN BÜYÜK KATKI TÜKETİMDEN
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye ekonomisi yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 5,9 büyüme kaydetti. Bir önceki çeyreğe göre ise büyüme yüzde 0,3 seviyesinde kaldı. Bu dönemde hane halkı tüketimi büyümeye 7,7 puanla en yüksek katkıyı verdi. Hane halkı tüketimini 3,4 puanla yatırımlar izledi. Kamu harcamalarının büyümeye katkısı ise 0,7 puanda kaldı. Öte yandan mal ve hizmet ithalatı 2023 yılı üçüncü çeyreğinde yüzde 14,5 artarken, ihracatın büyümesi ise yüzde 1,1 seviyesinde kaldı. Türkiye'de çalışanların büyümeden aldığı pay da, üçüncü çeyrekte de bir önceki çeyreğe göre kan kaybetti. TÜİK verilerine göre, ikinci çeyrekte yüzde 34,3 olan işgücü ödemelerinin katma değer içerisindeki payı üçüncü çeyrekte yüzde 32,2'ye geriledi. Geçen yılın aynı döneminde ise iş gücünün büyümeden aldığı pay yüzde 26,1 olmuştu. Çalışanların büyümeden aldığı pay 2022'de yüzde 26,5'e gerilemiş ve böylelikle verinin başlangıç yılı olan 1998 yılından bu yana en düşük seviye kaydedilmişti.
VATANDAŞIN BORCU 2,5 TRİLYON TL
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, Türkiye'de vatandaşların kredi kartları ile yaptığı borçlanma 2023'ün 10 ayında yüzde 119,2 artışla 991,9 milyar liraya ulaşmıştı. Aynı dönemde tüketici kredilerindeki artış ise yüzde 34,4 oldu. Böylelikle bireysel kredi kartı borçları ile birlikte Türkiye'deki toplam bireysel borçların büyüklüğü yüzde 59 artışla 2, 5 trilyon TL’ye çıktı. Özellikle üçüncü çeyrekte otomotiv, mobilya ve beyaz eşya harcamalarında bir yavaşlama olmasına rağmen, başta gıda olmak üzere temel ihtiyaç maddeleri konusunda borçlanarak harcamanın devam ettiğini vurgulayan Prof. Kozanoğlu, "Enflasyon beklentisinin hala yüksek olması nedeniyle ben de dahil tüm vatandaşlar, temel ihtiyaç maddeleri almaya öncelik veriyoruz" diyor.
"HANELERİN TÜKETİMİ DÜŞMEYE BAŞLADI"
TÜİK verilerine göre, yüzde 5,9'luk büyümeye en büyük katkı hane halkı harcamalarından gelse de, üçüncü çeyrekte hane halkı tüketimi 2020'nin son çeyreğinden bu yana ilk kez daraldı. TÜİK’e göre, iç talep üçüncü çeyrekte bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,7 düştü. Uzmanlar, Merkez Bankası’nın faizi 6 ay içinde yüzde 8,5'ten yüzde 40'a çıkarması ile birlikte iç talepte yavaşlamanın da başladığını söylüyor. Yılın son 3 ayında da tüketimdeki azalmanın devam edeceğini ifade eden Prof. Yazgan, "Son verilerden Türkiye ekonomisinin yavaşlamaya başladığını görebiliyoruz" diyor. 2023 yılının ilk 10 ayında yüksek enflasyon nedeniyle vatandaşların satın alma gücünün eridiğine işaret eden Prof. Yazgan, "Yılın geri kalanında ise başta kiralar olmak üzere fiyat artışlarında bir miktar azalma göreceğiz. Yani enflasyonda kısmi bir iyileşme görecek olsak da, gelecek aylar açısından enflasyonun yeniden yükselip yükselmeyeceğini öngörmek zor" değerlendirmesinde bulunuyor.
"SEÇİMDEN SONRA SATIN ALMA GÜCÜ AZALACAK"
Uzmanlara göre, yeni yılın başına hem asgari ücret hem de kamu ve özel sektördeki maaş ayarlamaları yılın ilk aylarında tüketici harcamalarında bir artışa yol açacak. Hükümetin 31 Mart'ta gerçekleştirilecek yerel seçimlere kadar ekonomiyi canlı tutmaya çalışacağını kaydeden Prof. Kozanoğlu, şu değerlendirmede bulunuyor: "Belki bu süreçte 7500 TL'lik çok düşük emekli maaşlarını da düzeltmeye yönelik bir hamle yapılabilir. Ama seçim sonrasında aydan aya vatandaşların satın alma gücü gerileyecek. Enflasyonun hızında bir yavaşlama görülse bile, 2024'ün sonuna kadar her ay hanelerin refah düzeyinde gerileme olacak."
OECD'DEN YENİ BÜYÜME VE ENFLASYON TAHMİNİ
Bu arada Paris merkezli Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü (OECD) tarafından yayınlanan 'Ekonomik Görünüm' raporunda Türkiye büyüme beklentisi yükseltildi. OECD, 2023'ün tamamı için Türkiye'ye ilişkin büyüme beklentisini yüzde 4,3'ten yüzde 4,5'e yükseltti. OECD'nin Türkiye ekonomisinin büyümesi konusunda 2024 beklentisi yüzde 2,9, 2025 beklentisi ise yüzde 3,2 oldu. Öte yandan Türkiye'ye ilişkin enflasyon tahminleri de artırıldı. 2023 enflasyon beklentisi yüzde 52,1'den yüzde 52,8'e, 2024 tahmini de yüzde 39,2'den yüzde 47,4'e yükseltildi.
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN