İnsanlardan gerçek kişiliklerini sergilemelerini beklemek gerçek saf dillik olur. Yazımın başında bahsettiğim önce bilgi sahibi olup sonra fikir sahibi olmak cümlesi bu açıdan çok önemli. Eğer sosyal medyayı sağlıklı ve doğru kullanmayı öğrenirsek zararlarını değil yararlarını konuşuyor olacağız. Bunu nasıl anlarız diye sorabilirsiniz. Yanıtı basit: Komşularınızla ilişkilerinizi nasıl düzenliyorsanız öyle.
Nasıl ki her kapıyı çalanı eve almıyor, herkesle arkadaşlık kurmuyorsanız, evinizin anahtarını kimseye vermiyor, güvenliğinize dikkat ediyorsanız öyle.
Evinize gelen misafir nasıl ki onu buyur ettiğiniz yerde oturuyorsa ve sizin mahrem alanlarınıza yani yatak odanıza kadar giremiyorsa, siz teklif etmeden ve hazırlamadan sofranıza oturamıyorsa sosyal paylaşım sitesindeki tutumunuz da böyle olmalıdır.
Sosyal medya ya da internette gezinirken klasik güvenlik önlemlerini almadan yapacağınız her hareket gelecekte sıkıntılar yaşamanıza sebep olabilir. Çünkü artık hepimizin Dijital kimlikleri ve dijital izi var. Tıpkı parmak izi gibi.
Nerede ne yaptığımız, ne yediğimiz içtiğimiz, ne satın aldığımız, ne yazıp çizdiğimiz çok yakından takip ediliyor. Siz ekranın bu tarafından iyi niyetle yazılar ya da fotoğraflar paylaşırken ekranın öbür tarafındakilerin kimler olduklarını ve hangi niyetleri taşıdıklarını bilemezsiniz. Bilmediğiniz ve tanımadığınız insanlarla hayatınızın en ince ayrıntısına kadar paylaşmanızın da hiçbir mantıklı ve aklı selim açıklaması olamaz. Deniz kenarında verdiğiniz mayolu pozunuzun ummadığınız sitelerde kullanıldığını görmek istemiyorsanız dikkat etmek zorundasınız.
Her şeyin ötesinde çocuğunuzun yanlış insanlarla muhatap olmasını istemiyorsanız önce siz doğru kullanmayı öğreneceksiniz. Yasaklamak ve engellemek çözüm değil, ama sağlıklı kullanmayı öğrenmek ve çocuklarımıza öğretmek önemli.
Bunu yapmak sorumluluk ve emek isteyen bir iştir.
En kolayı kötülemek, olması gereken ise kontrollü ve sağlıklı kullanmayı öğrenmektir.
Nasıl ki her kapıyı çalanı eve almıyor, herkesle arkadaşlık kurmuyorsanız, evinizin anahtarını kimseye vermiyor, güvenliğinize dikkat ediyorsanız öyle.
Evinize gelen misafir nasıl ki onu buyur ettiğiniz yerde oturuyorsa ve sizin mahrem alanlarınıza yani yatak odanıza kadar giremiyorsa, siz teklif etmeden ve hazırlamadan sofranıza oturamıyorsa sosyal paylaşım sitesindeki tutumunuz da böyle olmalıdır.
Sosyal medya ya da internette gezinirken klasik güvenlik önlemlerini almadan yapacağınız her hareket gelecekte sıkıntılar yaşamanıza sebep olabilir. Çünkü artık hepimizin Dijital kimlikleri ve dijital izi var. Tıpkı parmak izi gibi.
Nerede ne yaptığımız, ne yediğimiz içtiğimiz, ne satın aldığımız, ne yazıp çizdiğimiz çok yakından takip ediliyor. Siz ekranın bu tarafından iyi niyetle yazılar ya da fotoğraflar paylaşırken ekranın öbür tarafındakilerin kimler olduklarını ve hangi niyetleri taşıdıklarını bilemezsiniz. Bilmediğiniz ve tanımadığınız insanlarla hayatınızın en ince ayrıntısına kadar paylaşmanızın da hiçbir mantıklı ve aklı selim açıklaması olamaz. Deniz kenarında verdiğiniz mayolu pozunuzun ummadığınız sitelerde kullanıldığını görmek istemiyorsanız dikkat etmek zorundasınız.
Her şeyin ötesinde çocuğunuzun yanlış insanlarla muhatap olmasını istemiyorsanız önce siz doğru kullanmayı öğreneceksiniz. Yasaklamak ve engellemek çözüm değil, ama sağlıklı kullanmayı öğrenmek ve çocuklarımıza öğretmek önemli.
Bunu yapmak sorumluluk ve emek isteyen bir iştir.
En kolayı kötülemek, olması gereken ise kontrollü ve sağlıklı kullanmayı öğrenmektir.