CHP ilçe binasında ortaklaşa gerçekleşen basın açıklamasını chp ilçe başkanı İbrahim Aydoğan okuyarak şunları söyledi:
“ Laik ve modern bir müfredatla hazırlanan Seçmeli Arapça Ders hakkını çocuklarımızın kullanmasını sağlamak hepimizin görevidir. Bu konuda Anne- Baba, Öğretmen, Müdür, Milli Eğitim Müdürlükleri, Milli Eğitim Bakanlığı, Hükümet, Valiler, Kaymakamlıklar ve Belediyeler tarafından gereken özen ve işbirliği sağlanmalıdır. Anadilimiz Arapçanın öğreniminde seçmeli Arapça dersi yeterli olmasa da küçümsenmeden gereği yapılmalıdır. Çocuklarımıza kendi okullarında Arapça dil öğretimini sağlamalıyız. Yapılan incelemelerde Seçmeli Arapça Dersinin müfredatının laik bir anlayışla hazırlandığı anlaşılmıştır. Her alanda rol model olarak benimsediğimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü yerel dil, anadil, yabancı dil öğrenme, konuşma ve daha çok kültürü tanıma, bilme konusunda da rol model alabilmeliyiz. “Atam izindeyiz” sloganının içi doğru doldurulmalıdır.
Atatürk sadece kurtuluş savaşını kazanan bir komutan değildir. Atatürk çağdaş, modern Türkiye’nin de temelini atan liderdir. Türkiye Cumhuriyetinin kurucu iradesi Türkçe, Arapça, Farsça dâhil çok dil biliyordu. “Çağdaş Uygarlık Seviyesinin Üstüne Varmayı Hedefleyen” ülkemiz de “Fikri Hür, Vidanı Hür, İrfanı Hür Nesillere” başta anadillerimiz dâhil olmak özere çok dilli nesiller ile ulaşacağız. Asimilasyon ve oto asimilasyonun neticesi bilmeyen, anlamayan, konuşmayan, anlatamayan ve cahil toplumdur. Bir insanlık suçu olan asimilasyon darlığı ve cahilliği ile ülke olarak bir yere ulaşamayız. “Çağdaş Uygarlık Seviyesinin Üstüne Varmayı Hedefleyen” Ülkemiz için dilsel ve kültürel zenginliğin önemli bir kazanç olduğu açıktır.
ATATÜRK VE ARKADAŞLARI
Türkiye Cumhuriyetinin kurucu önderleri Atatürk, İsmet İnönü, Kazım Karabekir ve diğerleri anadilleri Türkçe ile birlikte Farsça, Arapça, Osmanlıca ve bunlara ilaveten Fransızca, Almanca, Rusça, Bulgarca, Yunanca, İngilizce, Japonca vb öğrendiklerini biliyoruz. Her biri en az 5-6 dili iyi derecede konuşabilen, yetenekli ve geniş ufuklu insanlardı. Çok dilli ve çok kültürlü bir ortamda yetişen ve her fırsatta daha çok dil öğrenmeye ve daha çok kültürü tanımaya çalışan M. Kemal Atatürk’ü örnek alırsak çok dilli eğitim ile ilgili sorunları çözeriz. Ülkemizin içinde bulunduğu az gelişmişlik çıkmazından kurtulabilmesi için çok dil ve çok kültür bilen, dünyayı kavrayabilen nesiller yetiştirmek için eğitimin kalitesini artırmaktan başka bir çaremiz yoktur.
GELİŞMİŞ ÜLKELERDE ÇOK DİL ÖĞRENMEK KURALDIR
Avrupa, ABD, Japonya vb gelişmiş dünya ülkeleri çok dilli eğitim ile IQ zekâ seviyesi, yaratıcı ve duygusal zekâsı yüksek ve özgür iradeli nesiller yetiştiriliyor. Gelişmiş ülkelerde çocuklara ve bütün vatandaşlara en az iki dilde artı ana dillerinde iletişimi öğrenmeleri için gerçek fırsatlar sunulmaktadır. Gelişmiş dünya ülkeleri dünyayı yönetecek, çok dil bilen nesiller yetiştiriyor. Bizim neyimiz eksik? Biz niye eksik ve geri kalalım? Ülke olarak dil bilmeyen ve yönetilecek nesiller yetiştirmekten vazgeçmeliyiz. Elbette İngilizce, önemlidir ve öğreneceğiz. Fakat Arapça anadilimiz de önemlidir.
ANNE- BABA VE ÖĞRENCİ VELİLERİNE
Çocuklarımız okullarda Türkçemizi öğrenmek mecburiyetindedir. Çocuklarımız okullarda zorunlu İngilizce dersi almak zorundadır. Çocuklarımızın ikinci yabancı dil dersi olarak Arapça dersi seçme ve alma hakları vardır. Çocuklarımıza gelişmiş ülke çocukları gibi ikinci bir yabancı dil olarak seçmeli Arapça ders hakkını ısrarla isteyin ve kullanın.
SAYIN ÖĞRETMENLERİM VE MİLLİ EĞİTİM VE OKUL MÜDÜRLERİM.
Norm kadro fazlasına düşmek korkusu, birkaç kuruş ders ücreti, sınıf yokluğu, öğretmen yokluğu vb bahanelerle çocuklarımıza seçmeli Arapça dersini seçtirmemek yanlıştır. Öğrencileri başka derslere yönlendirmek yanlıştır. Masa başında öğrenci ve velilerin yerine seçmeli ders tercihi yapmak yanlıştır. Çocuklarımızın kendi anadillerini öğrenmesi için atılan adımları küçük çıkarlar için heba etmek yanlıştır ve hiç kimsenin buna hakkı yoktur.
HÜKÜMET, MEB, VALİ, KAYMAKAMLIKLAR, B.Ş. VE DİĞER BELEDİYELER
Biz Türkçeyi seviyoruz ve iyi öğreneceğiz. Anadillerimiz ve lehçelerimiz ve ortak dilimiz Türkçe bizi biz yapan hepimizin ortak değerleridir. Arapçayı ihmal etmek, kültürümüze, inancımıza, yaşam tarzımıza saygısızlık ve ülkemizi ihmal etmektir. Arapça anadilimiz dâhil daha çok dil öğrenme ve konuşma olanağımız varken, daha azında ısrar etmek geriye gitmek, geriye düşmek ve gericiliktir. Türkçe nasıl bizim ise Arapça da bizimdir. Anadilimiz ve resmi dilimiz birlikte bizi Türkiyeli yapan bütünün asli parçalardır. Bu konuda okullara ve öğrenci velilerine gereken destek ve yardımı yapınız. Seçmeli Arapça dersimizin çeşitli küçük kaygılarla okullarda yok sayılmasına, boğulmasına hep birlikte engel olalım.” şeklinde ifade etti.
(Haber Merkezi)
“ Laik ve modern bir müfredatla hazırlanan Seçmeli Arapça Ders hakkını çocuklarımızın kullanmasını sağlamak hepimizin görevidir. Bu konuda Anne- Baba, Öğretmen, Müdür, Milli Eğitim Müdürlükleri, Milli Eğitim Bakanlığı, Hükümet, Valiler, Kaymakamlıklar ve Belediyeler tarafından gereken özen ve işbirliği sağlanmalıdır. Anadilimiz Arapçanın öğreniminde seçmeli Arapça dersi yeterli olmasa da küçümsenmeden gereği yapılmalıdır. Çocuklarımıza kendi okullarında Arapça dil öğretimini sağlamalıyız. Yapılan incelemelerde Seçmeli Arapça Dersinin müfredatının laik bir anlayışla hazırlandığı anlaşılmıştır. Her alanda rol model olarak benimsediğimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü yerel dil, anadil, yabancı dil öğrenme, konuşma ve daha çok kültürü tanıma, bilme konusunda da rol model alabilmeliyiz. “Atam izindeyiz” sloganının içi doğru doldurulmalıdır.
Atatürk sadece kurtuluş savaşını kazanan bir komutan değildir. Atatürk çağdaş, modern Türkiye’nin de temelini atan liderdir. Türkiye Cumhuriyetinin kurucu iradesi Türkçe, Arapça, Farsça dâhil çok dil biliyordu. “Çağdaş Uygarlık Seviyesinin Üstüne Varmayı Hedefleyen” ülkemiz de “Fikri Hür, Vidanı Hür, İrfanı Hür Nesillere” başta anadillerimiz dâhil olmak özere çok dilli nesiller ile ulaşacağız. Asimilasyon ve oto asimilasyonun neticesi bilmeyen, anlamayan, konuşmayan, anlatamayan ve cahil toplumdur. Bir insanlık suçu olan asimilasyon darlığı ve cahilliği ile ülke olarak bir yere ulaşamayız. “Çağdaş Uygarlık Seviyesinin Üstüne Varmayı Hedefleyen” Ülkemiz için dilsel ve kültürel zenginliğin önemli bir kazanç olduğu açıktır.
ATATÜRK VE ARKADAŞLARI
Türkiye Cumhuriyetinin kurucu önderleri Atatürk, İsmet İnönü, Kazım Karabekir ve diğerleri anadilleri Türkçe ile birlikte Farsça, Arapça, Osmanlıca ve bunlara ilaveten Fransızca, Almanca, Rusça, Bulgarca, Yunanca, İngilizce, Japonca vb öğrendiklerini biliyoruz. Her biri en az 5-6 dili iyi derecede konuşabilen, yetenekli ve geniş ufuklu insanlardı. Çok dilli ve çok kültürlü bir ortamda yetişen ve her fırsatta daha çok dil öğrenmeye ve daha çok kültürü tanımaya çalışan M. Kemal Atatürk’ü örnek alırsak çok dilli eğitim ile ilgili sorunları çözeriz. Ülkemizin içinde bulunduğu az gelişmişlik çıkmazından kurtulabilmesi için çok dil ve çok kültür bilen, dünyayı kavrayabilen nesiller yetiştirmek için eğitimin kalitesini artırmaktan başka bir çaremiz yoktur.
GELİŞMİŞ ÜLKELERDE ÇOK DİL ÖĞRENMEK KURALDIR
Avrupa, ABD, Japonya vb gelişmiş dünya ülkeleri çok dilli eğitim ile IQ zekâ seviyesi, yaratıcı ve duygusal zekâsı yüksek ve özgür iradeli nesiller yetiştiriliyor. Gelişmiş ülkelerde çocuklara ve bütün vatandaşlara en az iki dilde artı ana dillerinde iletişimi öğrenmeleri için gerçek fırsatlar sunulmaktadır. Gelişmiş dünya ülkeleri dünyayı yönetecek, çok dil bilen nesiller yetiştiriyor. Bizim neyimiz eksik? Biz niye eksik ve geri kalalım? Ülke olarak dil bilmeyen ve yönetilecek nesiller yetiştirmekten vazgeçmeliyiz. Elbette İngilizce, önemlidir ve öğreneceğiz. Fakat Arapça anadilimiz de önemlidir.
ANNE- BABA VE ÖĞRENCİ VELİLERİNE
Çocuklarımız okullarda Türkçemizi öğrenmek mecburiyetindedir. Çocuklarımız okullarda zorunlu İngilizce dersi almak zorundadır. Çocuklarımızın ikinci yabancı dil dersi olarak Arapça dersi seçme ve alma hakları vardır. Çocuklarımıza gelişmiş ülke çocukları gibi ikinci bir yabancı dil olarak seçmeli Arapça ders hakkını ısrarla isteyin ve kullanın.
SAYIN ÖĞRETMENLERİM VE MİLLİ EĞİTİM VE OKUL MÜDÜRLERİM.
Norm kadro fazlasına düşmek korkusu, birkaç kuruş ders ücreti, sınıf yokluğu, öğretmen yokluğu vb bahanelerle çocuklarımıza seçmeli Arapça dersini seçtirmemek yanlıştır. Öğrencileri başka derslere yönlendirmek yanlıştır. Masa başında öğrenci ve velilerin yerine seçmeli ders tercihi yapmak yanlıştır. Çocuklarımızın kendi anadillerini öğrenmesi için atılan adımları küçük çıkarlar için heba etmek yanlıştır ve hiç kimsenin buna hakkı yoktur.
HÜKÜMET, MEB, VALİ, KAYMAKAMLIKLAR, B.Ş. VE DİĞER BELEDİYELER
Biz Türkçeyi seviyoruz ve iyi öğreneceğiz. Anadillerimiz ve lehçelerimiz ve ortak dilimiz Türkçe bizi biz yapan hepimizin ortak değerleridir. Arapçayı ihmal etmek, kültürümüze, inancımıza, yaşam tarzımıza saygısızlık ve ülkemizi ihmal etmektir. Arapça anadilimiz dâhil daha çok dil öğrenme ve konuşma olanağımız varken, daha azında ısrar etmek geriye gitmek, geriye düşmek ve gericiliktir. Türkçe nasıl bizim ise Arapça da bizimdir. Anadilimiz ve resmi dilimiz birlikte bizi Türkiyeli yapan bütünün asli parçalardır. Bu konuda okullara ve öğrenci velilerine gereken destek ve yardımı yapınız. Seçmeli Arapça dersimizin çeşitli küçük kaygılarla okullarda yok sayılmasına, boğulmasına hep birlikte engel olalım.” şeklinde ifade etti.
(Haber Merkezi)