Michigan State Üniversitesi’nde 2014 yılında Richard Lunt ve ekibi tarafından başlatılan şeffaf güneş panellerinin geliştirilmesi, önemli bir ivme kazandı.
Araştırma ekibi, ultraviyole (UV) ve kızılötesi (IR) ışınları elektriğe dönüştürebilen malzemeler üzerinde çalışarak. Michigan State Üniversitesi’nde 2014 yılında Richard Lunt ve ekibi tarafından başlatılan şeffaf güneş panellerinin geliştirilmesi, önemli bir ivme kazandı. Araştırma ekibi, ultraviyole (UV) ve kızılötesi (IR) ışınları elektriğe dönüştürebilen malzemeler üzerinde çalışarak, gözle görülmeyen ışık spektrumunu enerjiye dönüştüren bir teknoloji geliştirdi.
ENERJİ İHTİYACININ YÜZDE 100'ÜNÜ KARŞILAYABİLİR
Bu teknolojiyle elde edilen şeffaf güneş panelleri, Amerika merkezli Ubiquitous Energy firması tarafından ticari üretime hazırlanıyor. Firma, gökdelenlerin cam yüzeylerini tamamen bu panellerle kaplayarak binaları dev enerji kaynaklarına dönüştürmeyi hedefliyor. Bu yenilik, özellikle yüksek yoğunluklu yapıların bulunduğu şehirlerde enerji üretimini köklü bir şekilde değiştirebilir. Dünya genelinde milyarlarca metrekarelik cam yüzey olduğu düşünüldüğünde, şeffaf güneş panellerinin potansiyeli oldukça büyüktür. Amerika'da bu panellerin ülkenin enerji ihtiyacının %40'ını karşılayabileceği tahmin ediliyor. Çatılardaki güneş panelleri ile birlikte bu oranın %100'e ulaşabileceği belirtiliyor.
ŞEFFAF PANELLER NASIL ÇALIŞIYOR?
Görünüşte sıradan cam gibi görünen şeffaf güneş panelleri, UV ve IR ışınlarını emerek bunları elektrik enerjisine dönüştürebiliyor. Böylece ışığın görünmeyen dalga boyları kullanılarak enerji üretimi sağlanıyor.
ŞEHİRLERİN ENERJİ İHTİYACINI KARŞILAYABİLİR
Şeffaf güneş panelleri, gelecekte şehirlerin enerji ihtiyaçlarını karşılayacak sürdürülebilir çözümlerden biri olarak kritik bir rol oynayacak ve karbon ayak izinin azaltılmasında önemli bir adım atacak.
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN