AK Parti Hatay İl Başkanı Ahmet Atıç, anayasa değişikliği ile ilgili vatandaşlara bilgi vermeye devam ediyor. Radyo programına konuk olan AK Parti Hatay İl Başkanı Ahmet Atıç, burada da anayasa değişikliği hakkında bilgiler verdi. Başkan Atıç burada yaptığı konuşma da “anayasa geniş kapsamlı ve detaylı şekilde ifade edilmesi gereken bir sistem değişikliğidir. Henüz sahaya inmedik ve kampanya sürecimizin alt yapısını hazırlıyoruz. Tabi anayasa sürelerine baktığınız zaman Türkiye’de, maalesef son anayasa olan 1982 anayasası da dahil genel olarak darbelerden sonra yapılan mutabakatnamedir. Bunun metni ile anayasa anlamı ile darbe sonrası yapılmış olmasının arasında tezatlık var. AK Parti’li olsun veya olmasın herhangi bir vatandaşımızın her türlü sorununa her türlü endişesine saygı duyuyor ve her sorun ve endişeye de verilebilecek bir cevabımız olduğunu ve onları tatmin edici doyurucu bir cevabımız olduğunu belirtmek istiyorum. Halkımıza rahat bir şekilde anlatılacak onlarla paylaşılacak enine boyuna kapı kapı sıkılmadık el anlatılmadık vatandaşımız kalmayacak.
AK Parti Hatay İl Başkanı Ahmet Atıç, muhalefetin söylemleri ile milletin iradesini hiçe saydığını belirterek “yapılacak olan 18 maddelik değişiklikte diktatörlük ile ilgili, rejim ile ilgili cumhuriyetimizin değerleri ile ilgili bir şey yoktur. Bu argümanları toplumu ayrıştırma ürünü olarak saha da yansıtmaya çalışanları da talihsizlik olarak görüyorum. Bunu eksik veya yanlış bulanlar ifade etsinler ama doğru ve gerçek argümanlarla ifade etsinler. Ama bu şekilde özellikle muhalefetin diktatörlük, demokrasi elden gidiyor, tek adamlık gibi bu yaklaşımlar milletin iradesine hiçe sayma milletin iradesine güvenmeme olarak değerlendiriyorum. Milletin iradesi ile oluşacak bir sisteme tek adamlık diktatörlük diyeceksiniz. Bunun milletin iradesini hiçe saymakla, milletin iradesine güvenmemekle bu şekilde ifade edilmesi doğru bir yaklaşım değil. Vatandaşımızın özellikle istikrar duygusu ve isteği var. Darbe sonrasında oluşmuş ve neredeyse milletin egemenliğini şart altına alan bir takım ödevler ile baskı altına alan ve Cumhurbaşkanlığı’na inanılmaz yetkiler veren (tek adamlık deniliyor ya) sorumsuz yetkileri ile donatan her şeyin başı olarak bir otorite belirleyip, hesaba çekilmediğiniz bir yaklaşım olarak da bu anayasayı savunacaksınız. Şimdi tek adamlığa gelmek istiyorum. Şu anki Cumhurbaşkanlığı yetkilerini bilmeden konuşanların ifadesi olarak değerlendiriyorum. Şu anki Cumhurbaşkanımızın anayasanın ona tanımladığı yetkileri değerlendirilir ise şu anda getirilen anayasal düzenlemeler ile Cumhurbaşkanımızın yetkilerini kıyasladığımız da aslında Cumhurbaşkanlığı’nın yetkilerinin daraltıldığını tam tersine hesaba çekilebilirliğini ve toplum karşısında her hukuki anlamda hesaba çekilebilirlik hem de toplumsal anlamda vatandaş ile seçilme ve seçilmeme noktasında hesaba çekilebilirliğini değerlendirdiğimiz de getirilecek yasanın tek adamlık olmayacağını görüyoruz. Şu anda getirdiğimiz bu düzenleme AK Parti’nin, Başbakanımızın, Cumhurbaşkanımızın yetkilerini kısıtlama, genişletme veya şu an mevcutta ki bir ihtiyaç için değil bu, bu Ülke de istikrarın bozulmaması için getirilmiş bir düzenlemedir” dedi. (Gökhan AKLAN)
AK Parti Hatay İl Başkanı Ahmet Atıç, muhalefetin söylemleri ile milletin iradesini hiçe saydığını belirterek “yapılacak olan 18 maddelik değişiklikte diktatörlük ile ilgili, rejim ile ilgili cumhuriyetimizin değerleri ile ilgili bir şey yoktur. Bu argümanları toplumu ayrıştırma ürünü olarak saha da yansıtmaya çalışanları da talihsizlik olarak görüyorum. Bunu eksik veya yanlış bulanlar ifade etsinler ama doğru ve gerçek argümanlarla ifade etsinler. Ama bu şekilde özellikle muhalefetin diktatörlük, demokrasi elden gidiyor, tek adamlık gibi bu yaklaşımlar milletin iradesine hiçe sayma milletin iradesine güvenmeme olarak değerlendiriyorum. Milletin iradesi ile oluşacak bir sisteme tek adamlık diktatörlük diyeceksiniz. Bunun milletin iradesini hiçe saymakla, milletin iradesine güvenmemekle bu şekilde ifade edilmesi doğru bir yaklaşım değil. Vatandaşımızın özellikle istikrar duygusu ve isteği var. Darbe sonrasında oluşmuş ve neredeyse milletin egemenliğini şart altına alan bir takım ödevler ile baskı altına alan ve Cumhurbaşkanlığı’na inanılmaz yetkiler veren (tek adamlık deniliyor ya) sorumsuz yetkileri ile donatan her şeyin başı olarak bir otorite belirleyip, hesaba çekilmediğiniz bir yaklaşım olarak da bu anayasayı savunacaksınız. Şimdi tek adamlığa gelmek istiyorum. Şu anki Cumhurbaşkanlığı yetkilerini bilmeden konuşanların ifadesi olarak değerlendiriyorum. Şu anki Cumhurbaşkanımızın anayasanın ona tanımladığı yetkileri değerlendirilir ise şu anda getirilen anayasal düzenlemeler ile Cumhurbaşkanımızın yetkilerini kıyasladığımız da aslında Cumhurbaşkanlığı’nın yetkilerinin daraltıldığını tam tersine hesaba çekilebilirliğini ve toplum karşısında her hukuki anlamda hesaba çekilebilirlik hem de toplumsal anlamda vatandaş ile seçilme ve seçilmeme noktasında hesaba çekilebilirliğini değerlendirdiğimiz de getirilecek yasanın tek adamlık olmayacağını görüyoruz. Şu anda getirdiğimiz bu düzenleme AK Parti’nin, Başbakanımızın, Cumhurbaşkanımızın yetkilerini kısıtlama, genişletme veya şu an mevcutta ki bir ihtiyaç için değil bu, bu Ülke de istikrarın bozulmaması için getirilmiş bir düzenlemedir” dedi. (Gökhan AKLAN)