Medeniyetler Şehrine Yakışmıyor

Koçak, “Hatay’ımızın 6 Şubat depremlerinden sonra sorunları katlandı. Özellikle Antakya’da ortaya çıkan çöp sorunu ve çevre kirliliği medeniyetler şehri Antakya’mıza Hatay’ımıza yakışmıyor. Şehrimizin ayakta kalan bölümlerinde ortaya çıkan manzaraları gidermek için gerek Antakya Belediyesi olsun gerek Hatay Büyükşehir Belediyesi olsun çalışmalarını sürdürüyor ama bazı vatandaşlarımızın ortaya çıkardığı sorumsuzluk tüm şehrimizi etkiliyor” dedi. Biz vatandaşlara bu konuda büyük sorumluluk düşmekte. Şehir zaten enkaz her yer yıkık diye elimizdeki çöpü şehrin muhtelif caddelerinden geçerken yere bırakır atarsak, yaşadığımız çevrede evsel atıklarımızı belirlenen noktalar dışında rastgele yerlere bırakırsak şehrin yıkıntı ve enkaz ile kaplanan yüzü bir de çöp yığınıyla kaplanır. Bu sebeple son derece hassas ve sorumluluk sahibi olmalıyız ki Antakya'mızın kalkınması ve güzelleşmesi için karınca misali bir katkımız olsun.
Şehrin ayakta kalıp hizmet etmeye çalışan esnafın bulunduğu alanlardaki çöp sorununun daha fazla olduğunun altını çizen Koçak, “Hepimiz Tarihi Uzun Çarşı’mızın yeniden ayağa kalkması için yoğun çaba gösteriyoruz. Şehrin merkezi; tarihi, kültürü çarşımızın içinde yaşıyor. Ayakta kalmaya çalışan esnafımız her gün Çarşı’da mücadelesini sürdürüyor. Bizler de bu mücadele içinde esnafların bulunduğu alandaki çöp sorununu azaltmalıyız. Burada en büyük görev bizlere yani vatandaşlara düşüyor. Şehrimizin yeniden ayağa kalkmasını istiyorsak daha duyarlı olmalıyız. Bugün Uzun Çarşı’da alışverişe gelen herkesin gözüne ilk önce çöpler çarpıyor. Bununla beraber şehrin münferit noktalarında da benzer sorunlar var. Çevre Yolu’ndan tutun Defne’ye Harbiye’ye Kırıkhan’a hemen her yerde karşılaştığımız sorunlar. Medeniyetler Şehrine bu durum yakışmıyor” ifadesini kullandı.