DENOG üyelerine doğru bakış açısı geliştirmekle ilgili bilgi veren Uzman Psikolog Mine Caner hayatımızda gerçekleşme olasılığı olan konularla ilgili olumsuz öngörülerde bulunmamızın, geleceğimizi olumsuz etkilediğini söyledi. Caner, olumluya odaklanırsak motive olup daha iyi sonuçlar alabileceğimizi kaydetti.
Denizli Onkoloji Gönüllüleri Dayanışma Derneği üyeleri ile yaptığı haftalık terapi çalışmasında konuşan Uzman Psikolog Mine Caner, kişinin kendi geleceği ile ilgili bir konuda umutsuzluğa kapılmasının, o işin gerçekleşme olasılığını iyice düşürdüğünü söyledi. Caner, “Kendi hayatınızla ilgili hatalı falcılık yapmayın. Olumsuz öngörülerde bulunmak ve ona inanmak; çaba göstermenizi engeller. İşin olacağı varsa da olmaz” dedi.
Mine Caner konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Bir şeyin gerçekleşemeyeceğini düşünmek; ‘Ben bu işi yapamayacağım’, ‘Asla Kilo veremeyeceğim’, ‘Bu işi düzeltemeyeceğim’, ‘Asla iyileşemeyeceğim’ gibi öngörülerde bulunmak, olumsuz bakış açısıyla geleceği okumaya çalışmak doğru değil. Bu tarz düşündüğümüzde geleceğe daha umutsuz bakıyoruz. Bu, yapmamız gereken şey için çaba sarf etmemizi engelleyen bir bakış açısı. Bize daha çaresiz hissettiriyor.Daha olası sonuçları göz ardı ederek objektif yaklaşmayıp daha olası sonuçları reddederek olumsuza odaklanıyoruz.
Bu hatalı falcılıkları yapmasak, olumluya odaklansak , motive olsak daha iyi sonuçlar alabiliriz. Motive olup olmamak, çaba gösterip göstermemek bizim elimizde. ‘Yapabilirim’ diye düşünmek lazım.
Olumsuza Odaklanmak Olumsuzu Getiriyor
Biz bu düşünceye o kadar kendimizi kaptırıyor ve gerçekmiş gibi düşünüyoruz ki, bu tahmini gerçek gibi kabul ettiğimiz için davranışlarımız da o yönde oluyor. Her gün ‘işim düzelmeyecek’, ‘başaramayacağım’ diye gittiğiniz işi düzeltebilecek motivasyonunuz olabilir mi? Olumsuza odaklandığınız için iş düzelmiyor. Düşünce kendi kendini gerçekleştirmiş oluyor.
Polyannacılık da Oynamayın
Bahsettiğimiz hayata pembe gözlüklerle bakmak, Polyannacılık da değil. Objektif düşünmek, olumlu olasılıkları da görebilmek, ‘başarmak için, o işin gerçekleşmesi için, düzelmesi için ne yapabilirim’ diye düşünmek ve o yönde çaba sarf etmek gerekiyor. Objektif ve dengeli bir bakış açısı geliştirmek en doğrusu.” (Haber Merkezi)
Denizli Onkoloji Gönüllüleri Dayanışma Derneği üyeleri ile yaptığı haftalık terapi çalışmasında konuşan Uzman Psikolog Mine Caner, kişinin kendi geleceği ile ilgili bir konuda umutsuzluğa kapılmasının, o işin gerçekleşme olasılığını iyice düşürdüğünü söyledi. Caner, “Kendi hayatınızla ilgili hatalı falcılık yapmayın. Olumsuz öngörülerde bulunmak ve ona inanmak; çaba göstermenizi engeller. İşin olacağı varsa da olmaz” dedi.
Mine Caner konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Bir şeyin gerçekleşemeyeceğini düşünmek; ‘Ben bu işi yapamayacağım’, ‘Asla Kilo veremeyeceğim’, ‘Bu işi düzeltemeyeceğim’, ‘Asla iyileşemeyeceğim’ gibi öngörülerde bulunmak, olumsuz bakış açısıyla geleceği okumaya çalışmak doğru değil. Bu tarz düşündüğümüzde geleceğe daha umutsuz bakıyoruz. Bu, yapmamız gereken şey için çaba sarf etmemizi engelleyen bir bakış açısı. Bize daha çaresiz hissettiriyor.Daha olası sonuçları göz ardı ederek objektif yaklaşmayıp daha olası sonuçları reddederek olumsuza odaklanıyoruz.
Bu hatalı falcılıkları yapmasak, olumluya odaklansak , motive olsak daha iyi sonuçlar alabiliriz. Motive olup olmamak, çaba gösterip göstermemek bizim elimizde. ‘Yapabilirim’ diye düşünmek lazım.
Olumsuza Odaklanmak Olumsuzu Getiriyor
Biz bu düşünceye o kadar kendimizi kaptırıyor ve gerçekmiş gibi düşünüyoruz ki, bu tahmini gerçek gibi kabul ettiğimiz için davranışlarımız da o yönde oluyor. Her gün ‘işim düzelmeyecek’, ‘başaramayacağım’ diye gittiğiniz işi düzeltebilecek motivasyonunuz olabilir mi? Olumsuza odaklandığınız için iş düzelmiyor. Düşünce kendi kendini gerçekleştirmiş oluyor.
Polyannacılık da Oynamayın
Bahsettiğimiz hayata pembe gözlüklerle bakmak, Polyannacılık da değil. Objektif düşünmek, olumlu olasılıkları da görebilmek, ‘başarmak için, o işin gerçekleşmesi için, düzelmesi için ne yapabilirim’ diye düşünmek ve o yönde çaba sarf etmek gerekiyor. Objektif ve dengeli bir bakış açısı geliştirmek en doğrusu.” (Haber Merkezi)
