TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmelerinde konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Bu bütçede vatandaş için herhangi bir harcama kalemi bulunmamaktadır' şeklinde eleştiriler oldu. Bu eleştirileri saygıyla karşılıyoruz ama haksız eleştiriler de oldu. Bu bütçe 14,7 trilyon lira tutarında gider öngören bir bütçe. Her bir kuruşu geniş toplum kesimlerini ilgilendiren, vatandaşlarımız için harcanacak bir bütçe" dedi. TBMM Genel Kurulu'nda, 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi'nin bugün 5 ila 13. maddelerinin görüşmeleri devam ediyor. Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bütçeye yönelik eleştirilere şu şekilde yanıt verdi:
"BU BÜTÇE VATANDAŞLARIMIZ İÇİN HARCANACAK BİR BÜTÇE"
"'Bu bütçede vatandaş için herhangi bir harcama kalemi bulunmamaktadır' şeklinde eleştiriler oldu. Bu eleştirileri saygıyla karşılıyoruz ama haksız eleştiriler de oldu. Bu bütçe 14,7 trilyon lira tutarında gider öngören bir bütçe. Her bir kuruşu geniş toplum kesimlerini ilgilendiren, vatandaşlarımız için harcanacak bir bütçe. 2025 yılı bütçemizde önceliğimiz yine deprem bölgesi. Deprem bölgesine 583 milyar lira tutarında ödenek öngörüldü ve şehirlerimizin biran önce ayağa kaldırılması ile ilgili mücadelemiz devam ediyor. Bu bütçede en fazla kalem çocuklarımıza, gençlerimize onların yetişmesi ve eğitimi için. Üniversitelerle birlikte 2025 yılı bütçesinde eğitime ayrılan para 2 trilyon 180 milyar lira. Yine sağlık hizmetleri, sosyal güvenlik harcamalarıyla birlikte 2 trilyon 435 milyar lira. Yine sosyal destekler çok önemli bir konu. 2025 yılı bütçemizde sosyal yardım desteklerine ayrılan miktar 650, 9 milyar lira."
"ŞAM'DAKİ CEZAEVİ İLE TÜRKİYE'DEKİ CEZAEVLERİNİ KARŞILAŞTIRMAK DOĞRU DEĞİL"
Aile arabuluculuğu sistemine ilişkin Tunç, "Aile arabulucuğu ile ilgili istişarelerimiz devam ediyor. Burada özellikle kadına yönelik şiddet konusunu içermeyen aile arabuluculuğu sistemiyle ilgili çalışmalar devam ediyor" dedi. Cezaevlerine yönelik işkence iddiaları ve hasta tutukluların durumuna ilişkin ise Tunç, "Bunlar adli tıp raporları ile değerlendiriliyor. İnfaz ertelemeleri de bu kapsamda yapılıyor. Cezaevlerinde kesinlikle o görüntüler olamaz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti özellikle işkenceye sıfır tolerans kapsamı içinde cezaevlerinde de işkenceye kesinlikle müsaade etmeyen bir devlettir. O nedenle Şam'daki cezaevi ile Türkiye'deki cezaevlerini karşılaştırmak doğru değil" ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN