İskenderun Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi İnşaat Yüksek Mühendisi Sıtkı Alper Özdemir, depremlerden etkilenen ve yıkıcı boyutta hasar gören şehirlerin yeniden inşa edilme sürecinde öncelikle “Deprem ve Şehir Planlama Bilim Kurulu” oluşturulmasını önerdi.
Deprem öncesi yaptığı çağrıyı yenileyen Özdemir, bu kurulda İnşaat Mühendisleri, Mimarlar, Şehir Plancıları, Jeoloji Mühendisleri, Jeofizik Mühendisleri, Harita Mühendisleri ve Avukatların yer alması gerektiğine vurgu yaptı. Asıl hedeflerinin bugünü kurtarmak değil, çocuklara yaşanabilir kentler bırakmak olduğunu belirten Özdemir, “Bilimsel anlamda araştırmalar yapan üniversiteler, kanun uygulayıcı olan çevre, şehircilik ve iklim değişikliği il müdürlükleri, afad ve kentlerimizin gelecek planlarını yapan büyükşehir ve ilçe belediyelerimize bu bilim kurulunda yer verilmelidir. “Hasar tespit işlemlerinin analiz edilmesi, mevcut kent merkezlerinde yapılacak planlama ve çalışmaların değerlendirilmesi, deprem dirençli ve sürdürülebilir şehir hayatına sahip gelecekteki kentler” konuları başlıklar halinde bilim kurulu tarafından raporlamalar ile somut hale getirilmelidir. Sebep, sonuç ve hedef üçleminde kent gelecek çalışmaları kamuoyu ile paylaşılmalı, sosyolojik ve psikolojik olarak toplumda bekleme amacı ve rahatlama sağlanmalıdır. Bakınız, bilim kurulları ile çalışmanın önemini en iyi şekilde pandemi döneminde anlamış bulunmaktayız, bu deneyime sahibiz.
AMACIMIZ ÇOCUKLARIMIZA YAŞANABİLİR KENTLER BIRAKMAKTIR
Bilimle, teknik ve hukuki ehil platformda hazırlanmış planlamalar sadece depremin etkilerini ortadan kaldırmayacak, aynı zamanda kısa, orta ve uzun vadede, yani 20 yıl, 30 yıl ve 50 yıllık süreçte sürdürülebilir kentlere kavuşmamızı da sağlayacaktır. Depremlerden en büyük ve yok edici etkiyi alan ilimiz HATAY bu çalışmada öncü olmalı, tarım, sanayi, turizm, köy ve kent mozaik yapısı ile ülke geneline prototip bu çalıştay ile öncülük etmelidir. Hatay’ a da yakışan budur. Vakit kaybediyoruz, telaşımız bugünü kurtarmak değil, çocuklarımıza yaşanabilir kentler bırakmak olmalıdır” dedi.
Haber Merkezi
Deprem öncesi yaptığı çağrıyı yenileyen Özdemir, bu kurulda İnşaat Mühendisleri, Mimarlar, Şehir Plancıları, Jeoloji Mühendisleri, Jeofizik Mühendisleri, Harita Mühendisleri ve Avukatların yer alması gerektiğine vurgu yaptı. Asıl hedeflerinin bugünü kurtarmak değil, çocuklara yaşanabilir kentler bırakmak olduğunu belirten Özdemir, “Bilimsel anlamda araştırmalar yapan üniversiteler, kanun uygulayıcı olan çevre, şehircilik ve iklim değişikliği il müdürlükleri, afad ve kentlerimizin gelecek planlarını yapan büyükşehir ve ilçe belediyelerimize bu bilim kurulunda yer verilmelidir. “Hasar tespit işlemlerinin analiz edilmesi, mevcut kent merkezlerinde yapılacak planlama ve çalışmaların değerlendirilmesi, deprem dirençli ve sürdürülebilir şehir hayatına sahip gelecekteki kentler” konuları başlıklar halinde bilim kurulu tarafından raporlamalar ile somut hale getirilmelidir. Sebep, sonuç ve hedef üçleminde kent gelecek çalışmaları kamuoyu ile paylaşılmalı, sosyolojik ve psikolojik olarak toplumda bekleme amacı ve rahatlama sağlanmalıdır. Bakınız, bilim kurulları ile çalışmanın önemini en iyi şekilde pandemi döneminde anlamış bulunmaktayız, bu deneyime sahibiz.
AMACIMIZ ÇOCUKLARIMIZA YAŞANABİLİR KENTLER BIRAKMAKTIR
Bilimle, teknik ve hukuki ehil platformda hazırlanmış planlamalar sadece depremin etkilerini ortadan kaldırmayacak, aynı zamanda kısa, orta ve uzun vadede, yani 20 yıl, 30 yıl ve 50 yıllık süreçte sürdürülebilir kentlere kavuşmamızı da sağlayacaktır. Depremlerden en büyük ve yok edici etkiyi alan ilimiz HATAY bu çalışmada öncü olmalı, tarım, sanayi, turizm, köy ve kent mozaik yapısı ile ülke geneline prototip bu çalıştay ile öncülük etmelidir. Hatay’ a da yakışan budur. Vakit kaybediyoruz, telaşımız bugünü kurtarmak değil, çocuklarımıza yaşanabilir kentler bırakmak olmalıdır” dedi.
Haber Merkezi