Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığınca (AFAD) "10 Yılın Ardından Ulusal Deprem Araştırma Programı 2023 Çalıştayı" düzenlendi.
AFAD'da gerçekleştirilen çalıştayın açılışında konuşan İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, Türkiye'nin bir deprem gerçeğinin olduğunu söyledi. Tedbirlerle depremlerin tahribatının azaltılabileceğini belirten Karaloğlu, "Deprem gerçeğini bilerek bu coğrafyada riski nasıl azaltacağız, bir afette can kaybını nasıl azaltacağız, belki de en çok yoğunlaşmamız gereken konuların başında bunlar geliyor." diye konuştu. AFAD'ın hem ulusal hem de uluslararası alanda saygınlığını kanıtlamış bir kurum olduğunu ifade eden Karaloğlu, "6 Şubat depremlerinde belki de insanlık tarihinin bugüne kadar yaşadığı en büyük felaketlerden birini yaşadık. Allah'a hamdolsun devletimiz, milletimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, uluslararası camia hep birlikte kenetlendik, asrın felaketi asrın dayanışmasına dönüştü. Bugün geldiğimiz noktada kalıcı konutları teslim edecek duruma geldik. Kura çekme hazırlığı yapıyoruz. Aralık ayının sonuna kadar 46 bin kalıcı konutumuzu vatandaşlarımıza teslim edeceğiz inşallah." dedi. Zonguldak'ta fırtınada batan gemide kaybolan kişilerden birinin daha cansız bedenine ulaşıldığını açıklayan Karaloğlu, 10 kişiyi arama kurtarma çalışmalarının devam ettiğini bildirdi.
- "29 FARKLI KURULUŞUMUZA DESTEK VERDİK"
AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar da 2012'de eyleme konulan Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı'nın (UDSEP) temel amacının deprem zararlarına karşı dirençli, güçlü şehirler ve toplum inşa etmek olduğunu söyledi. Ulusal Deprem Araştırma Programı'nın (UDAP) ülkedeki kamu ve üniversite işbirliğini geliştirmeye yönelik bir çalışma olduğunu ifade eden Tatar, "2012'den günümüze UDAP'a 260 proje başvurusu yapılmış, 65 proje desteklenmeye değer görülmüştür. Bu 65 projenin coğrafik dağılımına baktığımızda 18 farklı ilimizde 29 farklı kurum ve kuruluşumuza destek verdik." dedi. UDAP'tan 290 yardımcı araştırmacının, 66 bursiyerin faydalandığını bildiren Tatar, 141 makale, tez ve kitabın yayımlandığı bilgisini verdi. Türkiye ve dünyanın farklı yerlerinde büyük afetlerin yaşandığını dile getiren Tatar, afet tehditleriyle mücadele etmenin en önemli unsurunun "risk azaltma" olduğunu kaydetti. Şehirleri afetlere karşı dirençli hale getirmek için çalıştıklarını vurgulayan Tatar, "Ülkemiz deprem gözlem konusunda Avrupa'nın en önemli gözlem ağına sahip ülkelerinden birisi. Bugün Avrupa'da ilk sırayı alıyoruz. Bölgemizde 7/24 bütün depremleri kaydedebilen 1187 hızölçer ve ivmeölçer istasyonlarıyla Avrupa'nın en büyük gözlem ağına sahip ülkesiyiz. Yıllık ortalama 25 bin deprem kaydederken, bu yıl 6 Şubat depremlerinin yarattığı olağanüstü koşullardan dolayı bu sayı şu an 65-70 bin civarına yaklaştı." bilgisini paylaştı.
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN