Antakya ”Bütün dünyada ünlü olan Antakya’ yı ne topraklarının bereketi, ne ticaretteki zenginliği bakımından geçecek başka bir kent vardı” Böylesine önemli bir kent, tarih boyunca çeşitli devletlerarasında el değiştirip durmuştur. Ayrıca geçirdiği büyük deprem ve yangınlarla da yerle bir olmuş yeniden inşa edilerek yeni bir Antakya kurulmuştur. İmparator JUSTİNİSAN yıkılan şehri yeniden inşa ettikten sonra adını değiştirerek, tanrının lütfuna yönelik bir jest olsun diye adını Theopolis (Tanrının Şehri) adını vermiş ve Şehrin koruyucusu ve bereket ilahi olan TYCHE heykelini kentin meydanına dikmiştir.
FORTUNA (Tyche) heykel; Silpiyus (Habib Naccar)dağını temsil eden bir kaya üzerine 0turmuş sol eli ile dağa dayanmaktadır. Sağ elinde tutuğu buğday başağı kentin arazi zenginliğini, bolluğu bereketi, başındaki taç şehrin surlarını ve tepedeki kaleyi simgelemektedir. Sağ ayağının bastığı yerde bulunan nehir tanrısı şeklindeki çocuk figürü Asi (Orontes) temsil etmektedir. Orontes adı TYCHE ye izafeten verilmiş asi nehrinin adıdır. Yaldızlı tunçlardan yapılmış heykel, M.Ö 301 yılında kentin meydanına dört sütunlu bir kaide üzerine oturtulmuştur. Bu heykelin orijinali günümüze kadar gelmiş Antakya müzesinde muhafaza edilmektedir.. Kopyaside halen Vali Ürgen Paşa bulvarında dikili durmaktadır.
Rivayete göre “Antakya kurulurken rivayete göre, harcı yoğrulurken içine biraz uyku tozu, birkaç damla zevki sefa, bir kadeh gözyaşı ve bir şişe hıyanet şerbeti katılmış” Bu nedenlerde Antakya kıyametten 40 yıl öce batacağı şeklinde yorumlanmaktadır.
FORTUNA (Tyche) heykel; Silpiyus (Habib Naccar)dağını temsil eden bir kaya üzerine 0turmuş sol eli ile dağa dayanmaktadır. Sağ elinde tutuğu buğday başağı kentin arazi zenginliğini, bolluğu bereketi, başındaki taç şehrin surlarını ve tepedeki kaleyi simgelemektedir. Sağ ayağının bastığı yerde bulunan nehir tanrısı şeklindeki çocuk figürü Asi (Orontes) temsil etmektedir. Orontes adı TYCHE ye izafeten verilmiş asi nehrinin adıdır. Yaldızlı tunçlardan yapılmış heykel, M.Ö 301 yılında kentin meydanına dört sütunlu bir kaide üzerine oturtulmuştur. Bu heykelin orijinali günümüze kadar gelmiş Antakya müzesinde muhafaza edilmektedir.. Kopyaside halen Vali Ürgen Paşa bulvarında dikili durmaktadır.
Rivayete göre “Antakya kurulurken rivayete göre, harcı yoğrulurken içine biraz uyku tozu, birkaç damla zevki sefa, bir kadeh gözyaşı ve bir şişe hıyanet şerbeti katılmış” Bu nedenlerde Antakya kıyametten 40 yıl öce batacağı şeklinde yorumlanmaktadır.